İntihar
Uzun bir süre yok olmayı, yok etmeyi düşündüm. Can alır gibi değil, katil gibi değil; tamamen inançsız gibi, kendimi öldürmeyi. İntihar!
Ah ne soğuk bir duygu, bana çok uzak olan canımı alma isteği ilk defa bu gece bu kadar yakınımda. Ufka damlayan ilk ışıklarla beraber bir ceket, bir defter ve bir kalem alarak evi terk ettim. Çocuklarım
Masumiyetime leke sürenlerin açtığı yaralara rağmen küçücük bir buseye
teveccüh gösteren kalbim oldukça, yıkılmış gibi duran endamımla da kalkmasını bilirim.
Bıraktığım bu esinti; derinlerde ferini saklayan gözlerimin yakacağı ateşle filizlenecek şıvgınların habercisidir. Ben, benimle oldukça ardıma bakmadan
yaktığım ışığı da alıp giderim.
Bundan böyle güneş, ay, yıldızlar benim ve erkendoğan sevgilere gebe kalsa da kalbim
bu yürek bende oldukça onları yaşatmasını bilirim.
Bıçak gibi bilenmiş ruhum, yolundan sapmış fikirlerimle,
İsyankar bir gecede arzularımın vaadini okumaya çalışıyorum.
Kalbim senin derdinin üzerinde uyuyor…
Hayata tutunacak bir dal gönder bana,
Bana inanabileceğim bir sebep göster,
Hadi!
Bu gece ateş böcekleri gibi yanalım
Teker teker gök yüzünü aydınlatalım…