Kadını evin hamalı haline getiren anlayış yanlıştır. Gerektiğinde erkek de çamaşır yıkamalıdır. Sökük dikmelidir. Süpürmelidir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin ev işlerinden yaptığı olurdu.
'Sizden kim ruhen ve bedenen sağlıklı olup günlük yiyeceğine de sahipse dünyanın bütün nimetlerine sahipmiş gibidir.'
(Tirmizi, Zühd, 34 (2346); Ibni Mace, 4141)
Ezanların okunduğu bir diyarda kulağımıza ezan okuyan babaların, kucağında bizi tevhid kelimesiyle sallayan annelerin çocukları olarak yarattığın için sana hamdlerin en güzeliyle hamd ederiz.
İzin verirseniz, sözlerimi şair Lely Kempin'in sözleriyle bitirmek istiyorum:
Sevgi, vermek demektir.
İnanmak, başkalarında mutluluğu yakalamak demektir.
Sevinç, kendi kendini unutmak ve başkasına iyilik etmektir.
Mutluluk, hayatımızda yaptığımız şeylerden zevk almamıza bağlıdır. Çocukları, hoşlanmadıkları şeylerle ilgilenmeye zorlamak onlara yapılabilecek en büyük cezadır.
Hamilelik, evliliğin süsüdür. Çocukla mutlu aileler daha mutlu, kötüler ise daha kötü olur. Sevgi ve şefkatle korunan, özenle her isteği yerine getirilen kadın kadar mutlu kimse yoktur. Sizin de bu kadınlar arasında yer almanız beni memnun ediyor.
İnsan yumuşak ve esnek doğar,
ölünce kaskatı serttir.
Bitkiler yumuşak ve bükülebilir doğar,
ölünce kırılgan ve kurudurlar.
Yani her kim sert ve katı ise
ölümün mürididir.
Her kim yumuşak ve uysal ise
yaşamın mürididir.
Sert ve katı olan kırılır.
Yumuşak ve esnek olan galip gelir.
-LAO TZU
Nörologlar duygu ve hisler hasar gördüğünde karar alma becerimizi kaybettiğimizi keşfettiler. Neyin peşinden gideceğimize, neden kaçınacağımıza dair sinyaller ortadan kalkar.