Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Økuýør
Økuýør
@algg
140 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Kitap on nasihat bölümden oluşmakta bu nasihatler kutsal kitap Kur'an'ı Kerim'den ve bir çok sahabeden ve İslam alimlerin nasihatler de bulunrak içinde bulunduğumuz fani dünyaya ne için geldiğimizi nasıl yaşamamız gerektiğini ve nasıl davranış göstermemiz gerektiği yönünde bizlere çeşitli uyarılarda bulunarak yol göstermektedirler , cennet ,cehennem, insan, şeytan bu dörtlemenin birbiriyle olan nefis , şehvet ve ahlaki açıdan birbirinden nasıl ayrılması veyahut nasıl bir olması hususun da açık bir ahlak ilmiyle bizlere aktarılmaktadır.
Sokrates'in tanrıları inkar etmesi ve gençleri yoldan çıkartması sebebini öne sürerek Sokrates'i mahkum etmeleri ve Sokrates'in hem öğrencisi hemde sadık dostu olan Kriton'la söyleşmesidir.Ölümüne bir gün kala tutuklu olan Sokrates'i kurtarmak için hapishaneye gelen Kriton'la ahlâkın kişi üzerinde ne denli olması gerektiğini etik olarak ele almış ve kaçırma planının önündeki en büyük engelin Sokrates olduğunu söyler Kriton, kişinin sahip olduğu en büyük nimetin dürüstlük olduğunu ve durumun veya davranışın ne olursa olsun insanın her zaman iyiliği ve dürüstlüğü savunması gerektiğini bize aktarıyor Sokrates .
Kitap , kısa ve basit sözcüklerle insana etik kurallarını ne kadar güzel aktardığını söylemeden edemeyeceğim ,kitaptan şu sonuca ulaşıyor insan bir insan kötü diye sen kötü olmak zorunda değilsin veya bozuk bir topluma bakarak etik değerlerini bozuk olan ahlâk terazisine koyamazsın Sokrates'in derin mesajları bize , Kendi kişiliğinize sahip çıkmamız gerektiğine ve içimizde barındırdığımız ahlâk etik'ine dürüst bir şekilde sahip çıkmamız gerektiğine ve tanrıların değil kişinin dürüstlüğü sağlayacağını aktarmakta "Tanrının buyurduğu yol da o yoldur."
Kalp denildi mi aslında hepimizin aklına kalp simgesi gelir öyle değil mi? Aslında değil .
"Kalp :tezatlar ve ayrılıklar mahzeni diye gelmelidir veyahut bir Med ve cezir içinde sürekli kabarıp alçalan kas yığını.Et ve kan;madde ile mana ...Kış ile bahar, hüzün ile keder.... "
Kalbi hiç tanımadığımız veya akla hiç gelmeyen tanımlarla
Okur Takip Önerileri
Bir Veda
Nicedir oturuyoruz rahlesine mevsimlerin;
yitirdik tende marifeti.
Mezatta telkari, ama yok yüzüne bakan,
Çarşısı tenha şimdi ateşli perçemlerin.
Baharın toprağa verdiği emekten habersiz,
zamanın taşını ısıtan yazdan habersiz ,
bilmeden ne saklı terekesinde güzün,
bilmeden kışın dağları neden övdüğünü
kapı altından çocuklara....
Sevme sanatı 1956 yılında yayınlandı. Fromm onu 1955'in sonu 1956 'nın başında yazmaya başlamıştı.Sevme sanatında Fromm sevgi kuramını son derece detaylı bir şekilde anlatır. Sevgiyi 27 yıl boyunca sevdiği Annis'le birlikte daha derine inerek daha da geliştirmiştir. Fromm , Freud'un içgüdü kuramını reddederek ,insanoğlunun ana
Semerkant dimağınız da doğunun mistik tadını bırakarak ,doğunun misafirperver rüzgarıyla sizi doğudan batıya taşıyan bir eser."Dünyayı gözlemleyen Ömer Hayyam'a, o dünyayı yöneten nizamülmülk'e ve aynı dünyaya dehşet okları saçan Hasan Sabbah üçlüsünü okurken ,Ömerler aşkı paylaşan,Nizamla yöneticilik yapan, Hasanla bir fedai savaşçısı olduğunuzun farkına varıyorsunuz.
Yalnız kitap ilk iki bölümde büyüleyici nitelikte bir güzelliğe sahip son iki bölüm kitabın yükselen değerini ne yazık ki yok ediyor. Keşke kitap başladığı gibi heyecanla ve şevkle bitseydi .Ömer ,Nizam, Hasan üçlemesi arasındaki ilginç serüven orda da devam etmeliydi.
Tarihi öyküyle harmanlayarak anlatan Amin Maalouf'un tarihe ne kadar meraklı olduğunu da kanıtlıyor bize
Son olarak bende güzel bir izlenim bırakan tarihi kitabımızda aynı zamanda Alparslan ,Howart Baskerville gibi tarihi isimler hakkında da bilgi edineceksiniz
Dünya tarihine yön veren eşsiz sayıda az olan bir lideri okurken canavar değilde eşsiz bir liderin karşınızda olduğunu hissediyorsunuz. Adolf canavar değilde daha çok hayatta kalma ve hayat mücadelesini milli bir şuur olarak benimseyip ve onu aynı şekilde ülkesini yabancı ellere bırakmak istememesi ve bunu hayattaki ben büyük amacı olduğunu dünyaya duyurarak ve başararak çok büyük milletlere ve keza bana örnek olduğunu ve ona bu kararlılığından dolayı büyük saygı gördüğünü söyleyebilirim.adolf'u okurken bir çok duyguyu ve kafa karışıklığını ve bunlarla nasıl baş etmeniz gerektiğini yaşıyorsunuz .Aynı anda bir çok düşünceyi yaşatıp yok etmeyi de nasıl başardığına şahit oluyorsunuz.
