Anımsama sanatı kolay değildir, çünkü anımsama anında farklı bir şey haline gelebilir, hafıza ise doğru hatırlamayla yanlış hatırlama arasında mütemadiyen salınır.
“Kimi [devinimlerin] kişi bir kez devindiğinde kimi ötekilerden daha çok yer etmesi de söz konusu. Bunun için bir kez gördüğümüz kimi şeyleri, daha sık gördüğümüz kimi öteki şeylerden daha iyi anımsarız.”
—
Aristoteles , “anımsama ve bağlantılı anımsama üzerine”
Yaşam Fanzin Edebiyat Dergisi SAYI. 26 MART Ayı sayısında "ANIMSAMA" Adlı bir şiirim yer alacaktır. Dergiyi dijital platform Shopier'den temin edebilirsiniz. Şimdiden herkese keyifli okumalar dilerim.
-- Furkan Mollaibrahimoğlu
Nietzsche, bir yazısında ineklerin oldukça huzurlu ve mutlu hayata sahip olduğunu ancak bu mutluluklarını hatırlama yetileri olmadığı için asla teyit edemediklerini söyler. Nietzsche buradan yola çıkarak insanların unutma eyleminin, geçmişin bilinçli terkinin özgürleştirici gücünü över. Unutma ile mutluluk arasında böyle bir bağ kurduktan sonra bu
“Ölüler,” Herkes gibi dünyada ayakta durmak için didinen, kaybettiğinde üzülen, kazandığında böbürlenen, hırsların pençesinden kurtulamayan, çıkarı uğruna ihanet eden, umut aşılayan, parayı put yapan, milyarlarca insan-ı beşer… Bir zamanlar herkes gibi dünyada soluyarak sonunda toprağa karışarak eriyen 110 milyar insan. Gömütlüklerde birbirine
Kitap dört bölümden oluşmakta ve ilk bölümde Sokrates'in, din adamı olan
Euthyphron ile arasında geçen konuşmayı konu edinmiştir. Sokrates, davadan önce bir din adamı olan
Euthyphron ile karşılaşır ve Sokrates'in davası hakkında konuşmaya başlarlar. Konuşmanın başında
Euthyphron, Sokrates gibi bir adamın dava edilmesine çok şaşırıp ve bunu
Bellek... İnsanın bilme, unutma ve anımsama yetisi diye tanımlanmış. ( Bende mevcut olan ise bilme ve anımsama. Unutma butonu henüz eklenmedi.)
Ama bu durumda söyleyeceğim ve Şükrü Erbaş' a sonuna kadar katıldığım nokta " bellek : ödülü ve cezası insanın. " Ödülü evet birçok nedenden dolayı cezası evet daha çok nedenden dolayı. Şahane