çalıkuşu

144 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Stratejik Göç Mühendisliği
Stratejik Göç MühendisliğiÜmit Özdağ
8.9/10 · 190 okunma
Reklam
Türkiye Türktür, Türk kalacaktır. Çünkü Türk milliyetçileri emperyalizmin stratejik göç mühendisliği ile Türk ve Suriye halklarına kur­duğu tuzağı bozacaktır. Nazlı Budin, Belgrad, Selanik veya Halep için yaz­dığımız ağıtları asla Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay veya Kilis için yazmayacağız. Geçtiğimiz 1000 yılda burada, Anadolu'da idik. Gelecek 1000 yılda da burada olacağız. Hiçbir göç mühendisliğinin, hiçbir emperyalist projenin Türkiye'nin Türk kimliğini yok etmesine izin vermeyeceğiz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Anadolu gayrimenkul değil vatandır!
250 bin dolara Türk vatandaşlığı satılırken Türk vatanından ve Türk ruhundan bir parçanın satılma­dığını mı düşünüyorsunuz? Türk milliyetçilerinin, "Canımızdır, kanımızdır, Her şeyimiz bu vatan, Bastığın yeri tanı, Altında Türk'tür yatan, Atalardan bize kalan emanettir bu vatan, Susuz kalsa sularız kanımızla" diyerek 10 asırdır Anadolu topraklarını kanları ile sulayıp vatanlaştır­dıktan sonra 250 bin dolara satarak mı paylaşmayı kabul edeceğiz? Her 250 bin dolar veren ile Anadolu'ya tekrar giri­şimizi sağlayan Malazgirt Meydan Muharabesi'nin hangi anısını paylaşacağız? Veya 1176'da Sultan II. Kılıçarslan'ın komutasın­Da 100 bin kişilik Bizans ordusunu Miriyokefalon'da yenerek Anadolu'yu ilelebet Türklere yurt yapan bir zaferin hangi anısında ortak olacağız? Ankara Savaşı'nda Yıldırım'ın yenilmesinin hüz­nünü, buna rağmen Emir Timur'a duyduğumuz say­gıyı 250 bin dolar ile satın almak mümkün olacak mı? 250 bin dolar ile Varna, Mohaç, Nazlı Budin'i kaybedişimiz, Rumeli ve Kafkasya'dan göçlerin anıları satın alınabilecek mi? Çanakkale Muharebeleri, Filistin Cephesi, Allahuek­ber Dağlarının hüznü duyulabilecek mi? 250 bin dolara Sakarya ayağa kalkacak mı, İz­mir'in dağlarında çiçekler açacak mı? Anadolu gayrimenkul değil vatandır!
Bütün bunların ötesinde kendimize sormamız ge­reken soru, Suriyeli Arapların Türk vatandaşlığı veri­lince Türkiye'yi bizim gibi sevip sevmeyecekleridir. Türkiye-Suriye futbol maçında hangi takımı tutacak­lardır? Gururla Türk bayrağı asacaklar mıdır? Bu ülke için savaşmaya hazır olacaklar mıdır? Kendileri­ni Türk tarihinin bir parçası hissedecekler midir? Ço­cukları askerde şehit olursa "Vatan sağ olsun" diye­cekler midir? Vatandaş olmak böyle bir şeydir. Özetle entegrasyon, bir hayaldir. Ve sonucu Türkiye için et­nik cehennem olacaktır.
Reklam
Tekrar altını çizelim; halen ülkemiz bir savaş aracı olarak kullanılan stratejik göç mühendisliği sonucunda gizli bir istila ile karşı karşıyadır. Stra­tejik göç mühendisliği sonucunda ülkemiz ordular tarafından işgal edilip, sonrasında işgal eden ordu­nun sahibi olan millet ülkemize gelip yerleşmemekte­dir. Gerçekleştirilen stratejik göç mühendisliği ile or­dular, terör örgütleri, istihbarat servisleri tarafından harekete geçirilerek Türkiye'ye sokulan, girmeye teş­vik edilen milyonlarca Suriyeli, Afgan, Iraklı, İranlı ile Türkiye'nin demografik yapısı tahrip edilmekte, poli­tik, ekonomik, kültürel istikrarsızlık çıkararak dış müdahale ve jeopolitik parçalanmaya uygun hale ge­tirilmek istenmektedir.
«Halk, yalnız zincirle bağlanmış veya tımarhaneye ka­patılmış insanlara deli derler. Sizin hükümdarınızın has­talığına ise, akıl hastalıkları ilminde, akıllı delilik “Cinnet-i Münevvere” denilir. Akıllı deli, sıhhatli ve selâmetli bir fikre malikmiş gibi konuşur. Fakat bütün fikirle­rinde ve kararlarında, hükümler hatalıdır. Böyle bir hastanın
Seni sevdim. Beş kollu bir canavarım ben, ama seni sevdim. Aşağılıktım, kabaydım, alçaktım, her şeydim, ama seni sevmiştim, seni sevmiştim! Hem, zaman zaman senin bana olan duygularını da farketmiş, farketmiş de cehennem acıları içinde kıvranmıştım.
yolunu şaşırmış bir kanarya hem onun hem de benim penceremden içeriye dalıvermişti kanatlarını çırpa çırpa. Ah, Lolita sen böylesine sevmiş olsaydın beni!
«Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini, Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?» Mustafa Kemal bu beyti şu şekilde sundu: «Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini, Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini...» Nitekim bulundu da...
Reklam
Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azîmetten Anılsın mesleğimde çektiğim cevr ü meşakkatler Ki ednâ zevki aladır vezâretten sadâretten
O sadece bir kızı sevmiyordu. (Gariptir, ilk kez düşüncelerinde “sevmek” kelimesini kullanmıştı ve bu garip şeye yeterince uzun bakmak ve şaşırmak için bile duraksamamıştı.) Kızın elbise seçimindeki zevkine, yürüyüşüne, konuşma tarzına, ifade güzelliğine, kısacası bir öğeler bileşiğine âşık olmuştu. Belli bir Gerçek içinde çeyrek Yüzyıllık bir hayat ve deneyimin ürünüydü bütün bunlar.
408 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.