Rana
@annieleonhart_
Kitap okumak için zaman ayırmıyorum zaman yaratıyorum
1 Şubat
26 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
İnsancıklar
Kitabı hemen şimdi bitirdim ve uzun süre etkisinde olacağıma eminim. 
Fyodor Dostoyevski den beklenecek bir kitaptı.
Büyük bir trajedi ve çarpıcı bir son. Her bakımdan gayet güzel bir kitap. İçeriği ve konusu insanı kendine çekiyor, okudukça okuyası geliyor. Kitaba 9/10 verdim 1 puanı da bana akıcılığında eksiklik olduğunu düşündürdüğü için verdim. Bence mükemmele yakın bir kitap ama mükemmel değil.
Sonu çok açık bitmiş ama bu daha çarpıcı ve trajik bir hava katmış tam Fyodor Dostoyevski ye göre. Diyecek söz bulamıyorum hala etkisindeyim. Kesinlikle okuyun diyorum ve biraz kitabı anlatıyorum.
Kitap Varenka ve Makar adlı iki uzaktan akrabanın mektuplaşmasından oluşuyor. Ama bu ilişki akrabalıkla sınırlı mı değil mi emin değilim, bu durumlar karışık. Kitaptaki yoksulluğu sonuna kadar hissediyorsunuz. İnsanın yüzüne soğuk su gibi çarpan bir gerçekçiliği sahip.
Herkesin okumasını isteyeceğim bir kitap oldu, umarım siz de beğenirsiniz ;)
Bacaksız
Hayatımda okuduğum ilk 
Rıfat Ilgaz kitabı olmaya hak kazandı. Yazarın yazım dilini bir çocuk kitabı olsa da yorumlarsam, gayet hoş buldum. Tabii tüm yeteneği bundan ibaret değildir.
Çocuk kitapları okumayı seviyorsanız kesinlikle okumanız gereken eğlenceli bir kitap. Hikaye insana kahkaha attırmıyor ama tebessümünüz eksik olmaz.
Açıkçası sonunu çok eksik buldum. Belki daha iyi bir son yazılabilirdi veya kitap devam edebilirdi. Devam kitabı olduğunu sanmıyorum ama zaten Bacaksız'ın birkaç kitabı da var. Tün kitapları okumadığım için biraz zorlandım. Çoğu karakter zaten bildiğimiz var sayılarak hikayenin içindeydi. Ama ben sadece bu kitabını okuyordum.
Tatlı bir kitap okumak isteyenler için ideal, sizi sıkmaz, çok çerezlik.
Okur Takip Önerileri
Martı Jonathan Livingston
"Sadece öğrenmek istiyorum."
Bu sözle başladı benim için kitap. Martısın sen kendine gel diye düşünenler de olabilir. Sence olay martı mı diyenler de olabilir. Olay hiçbir zaman martı değildi bence.
Kitap öykü kitabı olarak geçse de büyük bir eleştiri havası seziyorum. Eleştirdiği bir düzen var ve yazarın bunu martı yoluyla yapması etkileyiciydi. 
Richard Bach 'in kullandığı dil çok sade ve açık bir dildi bana göre, duru bir anlatıma sahipti. Ama bu anlatımın altındaki anlamı bulmak fazlaca düşündürücüydü.
Her okura hitap edeceğini düşündüğüm bir kitap değil, her insanın aynı anlamı çıkaracağını düşündüğüm bir kitap da değil. Ama bana kalırsa herkesin okuyup, Martı Jonathan Livingston ile tanışması gereken bir kitap. Herkesin eminimki kendine bir ders çıkaracağı bir kitap. Eğlenceli ve düşündürücü bir kitap.
Kitaba puanım 8/10 ama bu benim puanım. Hem Richard Bach ne demiş, "...rakamlar sınırları belirler;iyinin, mükemmelin sınırları yoktur."
