Camdaki Kız, okuyucuyu kendisinin içine alan bir yapıt olarak ortaya çıkmış. Yazarın daha önceki kitaplarından biraz daha farklı bir üslup izlediği bu kitapta okur çoğu zaman diğer kitaplarda olduğu gibi kendisini sorgulama fırsatı buluyor. Kahramanların hayat hikayeleri her okurun farklı hayatların ve gerçeklerin olduğunu fark etmesini sağlıyor. Yazar, insanların davranışlarının dayanakları olduğu konusunda okuru ikan edebiliyor. Okurun empati yeteneğine de katkı sağladığı açık. Kitabı okurken duyguların yoğun olarak hissedildiği yerlerde yazarın yaptığı analizler okurla yazar arasında gerçekleşen bir terapi niteliği taşıyor. Okur yazarın kendisi ile konuştuğu hissine kolaylıkla kapılabiliyor. Bu da kişinin yazarın söylediklerini anlaması ve kendi gerçeğine o pencereden bakmasına yardımcı oluyor. İnsanların duygusal olarak doymasının öncelik olduğunu ve bunun dünyaya gözünü açtığı andan itibaren ortaya çıkan insani bir ihtiyaç olduğunu anlayarak kitabı bitiriyor okur. Kitabı bitirirken de kader motifinin ne kadar önemli olduğunun farkına vararak kendi kader motifini ne olduğunu anlamasına yardımcı oluyor. Okur kendi kader motifinin ne dediğine kulak vermeye başlıyor çünkü okur şunun farkında; bu motifi iyi okur ve anlarsa doğru kararlar alarak daha mutlu bir hayata devam edebilir. Son olarak kitabı bitirdiğinde okur sevginin, şefkatin ve merhametin yerinin doldurulamaz bir ilaç olduğunu anlayarak hayatı kucaklaması gerektiğini öğreniyor.
Camdaki KızGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 201924,4bin okunma
Yarın bitecek sanki her şey.
Yarın ölecek gibiyiz.
Daha doymamışız yaşamasına.
Günlerimiz dün bir, bugün iki.
Sakın bir şey bırakma yarına.
Yarın yok ki.