Ben şu şu hizmetleri yaptım kâfî! Bana yeter!” diyebileceğimiz bir hudut yok!..
Zekâtın nisâbını biliyoruz.
Serveti olan kişi; kırkta birini verince, zekât borcunu ödemiş olur.
Fakat Cenâb-ı Hakk’ın lutfettiği îman nimetinin bedelini nasıl ödeyecek?
Onun asgarî bir hududu yok.
Son nefese kadar gayret var.
Her imkânını seferber etmek var.
En alt seviyedeki kuldan peygamberlere kadar herkes tebliğle mükellef.
/Osman Nuri Hocam 🌼