Çok fazla fantastik kitap okuyan biri olarak bana hiç hitap etmedi. Başta çeviriden kaynaklı olduğunu düşündüğüm eksikler göze çarptı fakat daha sonra anladım ki sorun çeviride değil konuda. Giriş kısmı o kadar hızlı gelişiyor ki “bu ne?” demekten kendimi alamadım. Ana karakter Tisaanah’ın amacını sayfalar sonra öğreniyoruz. Çok özel bir amaca hizmet etmesini, belki annesini kurtarmak istemesini beklerdim. Çok güçlü karakterlerden ve olayların seyrini değiştiren hareketlerinden 1-2 cümleyle bahsediliyor. Betimlemeler ruhumu sıktı açıkçası. Sürekli (midem kasıldı, midem altüst oldu, midemin yere çakıldığını hissettim) aynı betimlemeleri okumak beni çok yordu. Sonlara doğru daha iyi gitti ama, ana karakteri gözümde büyütemedim. Böyle fantastik kitaplarda ana karaktere ya da yan karakterlerden birine hayran olmalıyız ki sayfaları merakla çevirebilelim. Hiç sevemedim çok zorlanarak okudum. Gece Evi Serisi, Açlık Oyunları Serisi, Alacakaranlık, Harry Potter gibi serilerle büyümüş biri olarak hiç benlik değil.