Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatih Şenoğlu

Fatih Şenoğlu
@batuka_san
Öğrenci
9 Eylül
8 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Kabine üyeleri bildiriyi görüştüler ama Suzuki, kamuoyunu yatıştırmak için, hükümetin bildiriyi dikkate almayacağını duyurdu. ABD ise bu açıklamayı, apaçık bir ret yanıtı olarak aldı ve Başkan Truman, atom bombası kullanmaya karar verdi. Enola Gay adlı bombardıman uçağı, 6 Ağustos sabahı Hiroşima üzerine gelerek, 20 bin ton TNT'ye eşit güçteki atom bombasını kentin merkezine bıraktı. Devasa bir mantar bulutu havada yayılırken, kentin tümü diri diri yanan bir cehenneme dönüştü. Bir görgü tanığı şöyle anımsıyordu: “Dehşet verici bir manzaraydı. Tepelere kaçmaya uğraşan yüzlerce yaralı insan evimizin önünden geçti ... Yüzleri ve elleri yanmış ve şişmişti; büyük deri tabakaları dokularından soyulup çıkmış, bir korkuluktan sarkan paçavralar gibi sarkıyordu.” Anında can veren ve kısa süre sonra radyasyondan ölen kurbanların sayısı yaklaşık 140.000 kadardı. Başka on binlerce kişi ise yaralandı ve radyasyon hastalığına yakalandı. Bir doktorun gözlemi şöyleydi: “Sağlıklı görünen birçok insan ... rahim kanaması, burun kanaması, kan tükürme, kan kusma, deri altında ve dokularda kanama semptomlarıyla ölmeye başlıyordu."
Reklam
Saipan'ın alınmasından sonra, önemli fabrikalara saldırmak üzere Tokyo'ya B-29 bombardıman uçakları sevk edildi. Sonra, Japon hükümetini teslim olmaya zorlamak için, saldırı hedefleri fabrikalardan sivillere kaydırıldı. Mart 1945'ten itibaren, yoğun nüfuslu bölgeler yangın bombalarının hedefi hâline geldi. Mart'ın 9'unda, 334 bombardıman uçağı Tokyo'nun dörtte birini yok ederek, ardında 83.793 ölü, 40.918 yaralı ve 1 milyon evsiz bıraktı. Benzer yangın bombalı saldırılar, diğer büyük kentlere karşı da düzenlendi ve savaşın sonuna kadar sürdü. Savaş sona erdiğinde, 66 kent havadan ve denizden saldırıya uğramıştı. ABD hava kuvvetleri, tüm hava akınlarında sivil yerleşim yerlerini hedef almasına karşın, savaşın baş sorumlusunun iktidar merkezine, yani imparatorluk sarayına hiç dokunulmadı.
ABD kuvvetleri 9 Temmuz 1944'te zaferini ilan ettiğinde, otuz iki bin Japon askerinden yalnızca bini sağ kalmıştı. Bu sırada on bin sivil de canını verdi, çünkü askerler, asla teslim olmamak ya da tutsak düşmemek üzere aşılandıkları için, teslim olmaktansa intihar etmeleri için sivilleri özendirdiler. "Erkekler, kadınlar ve çocuklar birbirlerini boğazladılar, bile bile kendilerini suda boğdular ... Ebeveynler, çocuklarını uçurumlardan fırlatarak beyinlerini patlattılar, sonra da kendileri atladılar; çocuklar birbirlerine el bombaları attılar." Amerikalılar da ağır zayiat verdiler: 3.426 ölü ve 13.099 yaralı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çin kuvvetleri Şangay cephesinde sert direniş gösterdi ama Kasım ayı geldiğinde, Japon kuvvetleri, Çinli savunmacıları şehirden çıkardı. Ondan sonra Konoe hükümeti, orduya Çin'in başkenti Nanjing'e saldırma izin verdi. Japon kuvvetleri, Aralık ortasında Nanjing'i ele geçirdi ve savaşın en dehşet verici katliamlarından birini işledi. Askerler caddelere, sokaklara yayılarak ayrım gözetmeden erkekleri, kadınları ve çocukları öldürdüler. Askerlik yaşındaki erkekleri toplayıp kurşuna dizdiler, kadınların arzına geçtiler ve teslim olan Çinli askerleri öldürdüler. Kurbanların sayısına ilişkin farklı tahminler vardır ama Tokyo Savaş Suçları Mahkemesi, Nanjing'de ve çevresinde iki yüz binden çok sivilin ve savaş tutsağının çoğu kez zalimce yöntemlerle öldürüldüğü sonucuna vardı. Kurbanların sayısına ilişkin açıklama, onların çektikleri korkunç acılar hakkında bize bir fikir vermez. O zaman yedi yaşında olan Xia Shu-chi adında bir kadın, elli yıl sonra, 1987'de, bir Japon akademisyene çektiklerini anlattı. Anımsadığı üzere, yirmi ila otuz Japon asker, ailenin evine zorla girdi, babasını vurup öldürdü, sonra küçük bebeğiyle kaçmakta olan annesinin peşine düştü. Kadını yakalayıp ırzına geçtiler ve öldürdüler. Yere fırlatılan bebek öldü. Xia, büyük anne-babası ve iki kız kardeşi arka odaya kaçtılar ama sonra yakalandılar. Büyük anne-baba vurularak öldürüldü, Xia'dan büyük olan iki kız kardeşi tecavüze uğradı, sonra da vuruldu. Xia yatakta gizleniyordu ama üç kez süngülendi. Ailesinin dokuz üyesinden yedisi katledildi.