Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büşranur

Büşranur
@bilgebavulll
yok
lise
14 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
Umarım herkes birbirinin “insan” tarafıyla ilgilenmeyi bir gün gerçekten öğrenir çünkü biz bu yüzden birbirimizi diğerlerinin gördüğünden farklı görebildik.
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Özel okul ve devlet okulu arasındaki gözle görülür bir fark var. Yani aynı sınav için mücadele eden ama ciddi anlamda farklılık gösteren bir eğitimle yetiştirilen öğrencileriz biz. Ama bundan kime ne, değil mi? Nasılsa yetişkinlerin kalıplaşmış cümleleri hazır. "Yapan her şekilde yapar." Peki ama nereye kadar? Haksız bir rekabetin olduğunu bildiğimiz bir yarışa girmek için sahiden de sanıldığından daha büyük bir heves gösterebilir miyiz? Yanlış giden bir şeyler olduğunu görerek, gerçekten de elimizden gelen her şeyi fazlası ile yapabilir miyiz? Diyelim ki çok zorlandık, uğraştık ve yapabildik; bu süreçte benliğimiz, kişiliğimiz ne kadar hasar görecek? Bunu göre göre haksızlığa göz yummak zorunda mıyız? Acaba yetişkinler yakınmalarımıza aynı cümleler ile cevap verecekleri yerde, yakındığımız sorunları ortadan kaldırmaya çalışsalar daha iyi olmaz mı?
Sayfa 116Kitabı okudu
Biri aize sesinizin guzel koktuğunu soylerse lutfen ona deliymiş gibi bakmayın. "Ses koklanmaz," demek size ne kazandıracak ? Neden hayatta bu tip katı kurallarımız olsun? Neden hepimiz sistematik şekilde aynı olalım?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Başkasının seni anlamaması o kadar da önemli değildir fakat ailen anlamıyorsa esas soru orda başlar.
Bir ülkenin geleceği o ülken insanlarını göreceği eğitime bağlıdır.- Albert Einstein
Reklam
Okullar, tabiri caizse, populer olan öğrencilerin karşısındakinin hayatını kararttıkları, incinebileceklerini düşünmeden hareket ettikleri, güç gösterileri yaptıkları yerler olmuş Kafalan o çok önemli derslerle meşgul edilen, çok kısa sürede onlarca soru çözebilen ama ne yazık ki vicdanlı ve iyi insan olmanın eğitiminin yeterli verilmediği "çocuklar" ile dolmuş.
Bizlerin ne istediğine değil de kendilerinin ne istediğine bakarak yaşamamızı istediler hep. Bu bana zaten tamamen ters düşen bir şeydi, bu yetmezmiş gibi bir de yaşadığım sorunlar eklenince katlanılması çok güç günler yaşamıştım.
Bana değer vermemesi artık eskisi kadar umrumda değil fakat emeğime de hiçbir zaman değer vermemişti .
Bu kaygılar o kadar büyüdü ki koskocaman bir okyanus haline gelip beni içine çekti. Çırpındım ve çırpındıkça dibe battim. Oysa bu çırpınışlar pes etmediğim içindi. Kimse gelip o okyanustan beni kurtarmayacaktı, ben kendimi kurtaracaktım fakat bedeli ağır olabilirdi.
Keşke doğru ve mutlu bir insan olmak her şeyden daha üstün tutulsaydı.
Reklam
Keşke bazı şeyleri çocukları, gençleri düşünerek yapsalar ama gerçekten düşünerek. Bizler ailelerin, eğitimcilerin, kendine uzman diyen bazı kişilerin hırslarının kurbanları olmasak! Başarısızlık söz konusu olduğunda herkes genelde öğrencileri suçlar fakat asıl suçlu onlar mı? Yetişkinler topu birbirlerine atıyor; oysa sistem, okul, öğretmen, aile işbirliği olmadıkça öğrenciden çok büyük başarılar beklemek ne kadar doğru?
SON OLDUĞUNU SANDIĞIM GÜN, ASLINDA HER ŞEYİN BAŞLANGICIYDI...
Bu beyaz, sıkıcı sayfadan yuvarlanarak gitmek ve açık kapıdan kaçıp özgürlüğüne kavuşmak istiyordu.
"Şunu bilmiş ol ki bu ülkede maskaralık yaptığın sürece herkes sana alkış tutar. Ciddi bir şey yapmaya kalkarsan da kimse ilgilenmez, yüzüne bakmaz. Bunu baştan böyle bil."
"Hayatın yüzde 10'u başıma gelenler, yüzde 90'ı da benim bunlara tepkimdir." demiş Charles Swindoll. Farzana, bu sözün en güzel kanıtı. Hiç hak etmediğin, "Asla benim başıma gelmez!" dediğin nice olay yaşamış olabilirsin. Bu acıları heybene koyup yola nasıl devam edeceğin, senin adımlarına kalmış... Farzana, o adımları ezber bozarak atmanın, yanı başımızda yaşayan örneği...
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.