"Tanrılar aşkına be Alex. O, Apollyon" diye tısladı Elena.
Patates püresi yığınını kaldırdım. "Evet. Ne olmuş?"
Patates püresi yığınının üzerine peçete koydu. "Şey... Ona karşı biraz daha saygılı olabilirsin."
"Saygılıydım zaten. Sadece kıçını öpmüyordum, o kadar."