Leyla.. Savaşın gerçeklerini, bir yaşama neler yapabileceğinin somut örneği Leyla. Gerçek bir yaşam öyküsünü anlatmıyor ve kurgudan ibaret olsaydı dahi günümüz Bosna'sında acı acı bağırıyor apartman duvarlarındaki kocaman mermi izleri. "Buraya ne acılar kazınmış, kimseler bilmemiş."
Savaş konulu kitapları okumak kolay değildir, gerçek bir yaşamı okumaksa evet bu daha zorlayıcıdır. Leyla gerçek kısımda yer alıyor. Okuması çok zordu, ya yaşaması, cesaret edip yaşadıklarını anlatması ve dünyaya duyurması.. Savaşın en büyük etkisi kuşkusuz kadın ve çocuklar üzerinde daha ağır yaptırımlara sebep oluyor. Kadın, kız çocuğu hayattan nasıl koparılır somutça gözler önünde Leyla kitabında. Çok acı ki bu olaylar çok yakın zamanda yaşanmış 1995'li senelerde. Roman gibi gelmedi bana, belgeseldi benim okuduğum.
Günümüz Bosna'sı bu yaraları sarmakla meşgul ve savaş izlerini harap olan binalardan silmiyorlar, yenilemiyorlar ki kendilerinden sonra gelecek neslin bilincini diri tutsunlar. Çok zulüm görmüşler, insanlıklarını kaybetmişler, yitip gitmiş bitmişler.. Leyla kazanandı bu kitapta ama neyi kazanan, savaşı kendi rızasıyla başlatmadı ya sonuçta. Hayata tutunmaya çalışıyor kitap sonunda ama o kadar dünyasının renkleri soluk, umuyorum her savaş mağduru dünyasına rengarenk çiçekler açtırır. Onların suçu değildi bu olanlar.
Tarihi bilmek iyidir; akılda kalıcılığını bu tarz kitaplar okuyarak daha destekleyebilirsiniz. Leyla'yı kesinlikle okumalısınız.