...
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Balkona yorgun çamaşırlar asmayı
Ki uçlarından çile damlardı.
Güneşte nane kurutmayı
Ben acılarımın başını
evcimen telaşlarla okşadım bayım.
Bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum.
İnsan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım.
Uzaklara gittim
Uzaklar sana gelmez, sen uzaklara gidersin
Uzaklar seni ister, bak uzaklar da aşktan anlar bayım
Süt içtim acım hafiflesin diye
Çikolata yedim bir köşeye çekilip
Zehrimi alsın diye
Sizin hiç bilmediğiniz, bilmeyeceğiniz
İlahiler öğrendim.
Siz zehir nedir bilmezsiniz
Zehir aşkı bilir oysa bayım!
...
Adana Lisesi’nde bir kalpazanlık, yani para basma olayımı da anlatmadan geçemeyeceğim. Lisemiz ile şehir merkezi arasında yaklaşık iki kilometrelik bir uzaklık vardı. Bin kadar gündüzlü arkadaşımız öğle zamanı olduğunda bisikletle, faytonlarla veya yaya olarak yemeğe gider gelirlerdi. Bir gün şöyle düşündüm:
Eğer öğlen yemeği için ekmek ve kuru
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Alt katında uyumayı bir ranzanın
Üst katında çocukluğum...
Kağıttan gemiler yaptım kalbimden
Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
Aşk diyorsunuz,
limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!Allah’la samimi oldum geçen üç yıl boyunca
Havı dökülmüş yerlerine yüzümün
Büyük bir aşk yamadım
Hayır
Yüzüme nur inmedi, yüzüm nura indi
Hiç dikkat ettiniz mi, en yakınlarına kötü davranan insanlar başkalarına karşı oldukça sevecen ve yardımseverdirler. "Ele iyi" diye bir laf vardır bizim toplumda. Size tokat atan baba, karşı komşunun çocuğunu sever; bir kere yüzünüze gülmeyen anne markette gördüğü çocuğu öpücüklere boğar. Toplum içinde taktığımız maskelerdir bunlar. Dışarısı bizi iyi bilsin, içerisi ne de olsa bizimdir. Evin kapıları kapatılıp perdeleri çekildiğinde kol kırılıp yen içinde kalacaktır. Kimseyi ilgilendirmez içeride ne olduğu; artık orası sizin imparatorluğunuzdur, döversiniz de seversiniz de kırıp dökersiniz de... Bu yüzdendir ki çocuk inandıramaz kimseyi babasının aslında "iyi" biri olmadığına. Biraz önce komşunun çocuğuna çikolata alan adam mı kötüdür? Ya şu karşı apartmanda her sabah güler yüzle bütün mahalleye "günaydın" diyen adam mı dövüyordur karısını? Kimse inanmaz buna. Ele iyi olduğumuz maskeler korur bizi. Bir süre sonra şiddete ve kötülüğe maruz kalan insan da suçlamaya başlar kendini Demek ki kötülük bende, suç bende...
çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
alt katında uyumayı bir ranzanın
üst katında çocukluğum...
kağıttan gemiler yaptım kalbimden
ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
aşk diyorsunuz,
limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!