...
Şimdi sesinde bir şeyler var,
sesinin arkasında uçurumlar,
kaçıp giden biri var.
Uzaklaşmanın ekşi tadıyla konuşuyorsun,
bir mesafe uyduruyorsun soğukla ölçülü,
kar desek az, Sibirya oluyorsun.
Başka bir insanı bahtiyar edebilmek, kendini bahtiyar edebilmekten daha güç fakat daha insancadır. Bugün böyle düşünenlere saf, hatta enayi derler. Fakat ne derlerse desinler, biz kalbimizin ve kafamızın doğru bulduğu şeyleri etrafın ne dediğine bakmadan yapmalıyız.
Sonra öyle “Ben resimdeki gibi güzel değilim” diye yazma. Sen benim için her halinle güzelsin. Seni her halinle seveceğimden bir an bile şüphe etmeni istemem.
“Gözlerimi kapadığım zaman senin hayalini görüyorum...” diyorsun. Ah Aliye, ben gözlerim açıkken bile hep seni görüyorum. Her şeyde senin hayaline tesadüf ediyorum.
Etrafın seni sıktığı zaman kitap oku... Ben şimdiye kadar her şeyden çok kitaplarımı severdim. Bundan sonra her şeyden çok seni seveceğim ve kitapları beraber seveceğiz.