Ilk okuduğumda yirmili yaşlarımın başındaydım, simdi kırk iki yaşında bir kez daha okudum. Yine hüzünlendim, yine Raif in yerine koydum kendimi biraz da kizdim ama Maria yi daha once hiç düşünmemiştim, neden insan ölümü beklerken çocuğunu babasına emanet etmez diye, bu bencillik mi olacaktı, Raif' i tamamen ailesinden , uilkesinden koparacagini buna hakkının olmadığını mi düşündü, aci vermemek icin mi yaptı bunlari. Ama biliyordu ki her koşulda Raif zaten kendi acısını yaratabilen yaradılıştaydı, evde hasta yatarken bir gün once hastanemin etrafında neler yaşayıp hissettiğini tekrar tekrar anlattirmisti ona. Evet 42 yaşımda, dikkatimi Raif' ten çok Maria' nin çekmesi ve tahlil etmem de kitabın dinamiğinin kimin üzerine kuruldugunun simdiki bakis acimla ilgili sanirim. Birikim tecrübe ve hayat dinamiklerimiz gibi.