Hayatımı gözden geçirdiğimde okuduğum kitaplar arasında en kaliteli, dili sade ama akıcı, sürükleyici, bir sonraki sayfayı bir sonraki bölümü merakla okuduğum kitaplardan biriydi Kitap Sevenler Cemiyeti. Bir çok kez de kendimi buldum kitapta.
Bir çok insanın hayatını tanıma imkanım oldu. Tabi hayat öyküleri anlatılmıyordu kitapta ama şahsiyetlere dair bilgiler vardı. Kitaplarla olan muhabbetleri dile getirilmişti kitapta. Açılış bölümü, altı deneme ve kapanış bölümünden oluşuyor. Kitabın ilk sayfalarında iki sayfayı kaplayan Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde çekilmiş bir fotoğraf var. Hani durup saatlerce o fotoğrafı izleyebilirim. Bu kitaptan sonra insanın kütüphanelere olan merakı çok artıyor fikrimce. Kitap bir başka kitabı çağırıyor. Ya yani muhteşem bir dille yazılmış. Merakı insanın kitap boyunca diri duruyor. Kitap sayesinde ben bir çok yazarı ve önemli şahsiyeti araştırma imkanım oldu. Velhasıl kitap dinlenirken okuyorum kitabıydı. Sizi kısa süreliğine andan uzaklaştırıyor ve bir yolculuğa çıkarıyor. Zihnen dinleniyorsun.
Son olarak içinden bir kaç alıntı paylaşmak istiyorum:
"Kitaplar sadece okumak için değil, aynı zamanda birlikte yaşamak içindir."
"Meraklıyım biyografilere, yani başkalarının hayatlarına."
"İnsan, Yaratıcı'nın önünde eğilendir; Tanrı önünde eğildiği gibi, Tanrı yolunda da eğilendir. Buna karşılık, o, kendi nefsi önünde eğilmeyen, tabiata râm olmayan, eşyanın ve maddenin buyruğuna girmeyendir."
Peygamber hayatı, baştanaşağı bir medeniyettir. Hakikat medeniyetidir. Hakikat medeniyetini bir ağaca benzetirsek, o ağacın çekirdeği gibidir peygamber hayatı. Medeniyet, bu hayatın açılımından ibarettir.