Sanırım inceleme yapmasam olmazdı. Webtoon bu ve 67 bölümden oluşuyor. Öncelikle acayip saçmaydı... Korku ve gerilim sevdiğim için okudum yoksa inan bir dakika harcamaya değmez.
Aşırı homoseksüellik var. Midem bulandı diyebilirim. Kan ve taciz, tecavüz de aşırı fazla. Psikolojinizi bozabilir türden. Gerçekten iğrençti... Deneyimledim en azından ve bundan sonra homoseksüellik barından hiçbir yapıta dokunmamaya kararlıyım..
Çizimler şahane. Âşık olmamak elde değil. Spider-man'in 1939'da geçen bu çizgi romanı 5 cilt. Diğer Spider-Man Noir çizgi romanları 1933 ve 1934 de geçiyordu ve çizimleri de hayli kötüydü. Ama bu çizgi romanın çizimleri çoğu mangaya bin basar. Çizgi roman kültürü ülkemizde yok ve değeri bilinmiyor ama kitap kadar değerli ve ders vererek keyiflendiren bir tür.
allaha yakın bana uzak ol parcalar. senin gibi betimleme yapamayan daha dogrusu betimleme degil de santimetresine kadar betimleyen bir yazar gormedim saygilar
glenn iyilikle yaklaştı ama vuruldu neyse ki koruyucu yeleği vardı. michonne 2 kill, andrea 2 kill ile kurtuldular. lori'nin bir kızı oldu. dale bacağından ısırıldı. ekip her şeyi tam geldi hapishaneye. umarım boşa gitmez kaynaklar ilerleyen ciltlerde. dale de iyi olursa süper olur
keşfe çıkan ekibimiz ulusal güvenlik binasını buldu. hatta içinde askeri araç, tank, benzinler, silahlar bile buldular. ve binayı patlattılar ki başkaları yararlanıp düşman olmasın. bir de süpermarkete uğrayıp bir şeylerden yararlanalım derken karşılarına 4 tane woodbury adamı çıktı. bakalım neler olacakk
Çok güzel bir kitaptı. Ön yargım vardı birazcık ama tamamen kırıldı diyebilirim. Çok güzel anlamlı şeyler vardı ama bunu okuyan ve azıcık da olsa siyaset ve politikanın ne olduğunu bilen insanların hepsi anlamıştır. Gerçekten hem keyif aldım hem de üzüldüm.
Aslında hepimiz birer Boxer'ız, birer Benjamin'iz birer köleyiz. Az maaşlarla
Grup daha fazla silah bulmak için Ulusal Güvenlik Binasına gitti. Lori ise çocuğun Rickten olmadığını söyleyecek.. Rick'e üzülüyorum, tek elle o dünyada yaşamak zor.
Rick'in Martinez'in peşinden gidip onu öldürmesi Rick'in ne kadar da vahşileştiğini gösteriyordu. Rick son sayfalarda grubuna elbet Woodbury'nin onları bulacağını ve bu yüzden hazırlıklı olmalarını söyledi. İleride bir çatışma olacak gibi.
Rick ve ekibi, hapishaneye geldikten sonra Rick, Otisin aylağa dönüştüğünü gördü ve öldürdü. Neyse ki geriye kalan herkes yaşıyormuş. Hapishaneyi temizlediler ama Martinez'in kaçtığını fark ettiler...
Michonne'un Vali'ye yaptığı işkence çok vahşiydi. Gözünü çıkartması, tırnaklarını penseyle kopartması, kolunu kesip kaynaştırma makinasıyla kanamayı durdurması, hatta müstechen yerine kaşık sokması.. Fantastikti.
Rick ve grubu kaçtı. Dr. Stevens öldü. Michonne intikam almak için Vali'nin evine gitti ve gruba peşlerinden geleceğini söyledi. Bakalım neler olacak..
Bu ne biçim bir kitap ya. Aldığıma pişman oldum. Egzotik bir şeyler bekliyordum, Kızıl Veba veya Sineklerin Tanrısındaki gibi. Ama okuduğum şey 6 yaş çocuk masalından farksızdı. Betimlemeler aptalca ve çocukcaydı. Modern Klasik olmasına şaşırdım. Berbattı açıkçası. Tavşan deliğinden girdikten sonra farklı dünyalara gireceğini ve o dünyalarda insanların nasıl yaşadığını felan okuyacağımı düşünmüştüm ama aptalca hayvanların aptalca "macera" diye adlandırdıkları şeyleri okudum. Parama yazık. Pişmanlık!
Başyapıt. Hayatımda okuduğum ve izlediğim en iyi eserlerden birisi. Ütopik konular her zaman ilgimi çeker ve ütopik konuların kralı bu eserdir bana göre.
Önce filmini izledim, kitabı olduğunu öğrenince okumaya karar verdim ve verdiğim parayı sonuna kadar hakediyor.
Olay kısaca:
Benjamin Button dünyaya konuşmayı bilen yaşlı bir insan olarak gelir. Tabii ki bu hâli toplum tarafından yargılanacaktır. Ailesi zar zor da olsa yetiştirir ve gerçekten çok başarılı bir insan olur. Benjamin için gelişmek bebeklikten yaşlılığa değil de yaşlılıktan bebekliğe doğrudur. Hayatının en iyi yılları olan 20 - 35 yaş aralığını da güzel değerlendirir. Bazı olaylar cidden bana dokundu. Özellikle son sayfalar.
Gittikçe bebek olması ve yaşadığı tüm güzel şeyin beyninden silinerek ölmesi..
En azından yaşlı olarak ölen akıl sağlığı yerinde insanların anıları, yaşanmışlıkları zihninde şekilde ölüyor ama Benjamin'in öyle bir fırsatı olmuyor. Zaman geçtikçe kendi oğlundan azar işitiyor çünkü oğlu genç bir adam kendisi ise 15 yaşında bir çocuk - aslında 50 - 60'larında bir adam - gibi gözüküyor.
50 küsür sayfalık okur, kenara atarım demeyin. Çok anlamlı bir hikayesi var ve çok güzel hayal gücüyle yazılmış bir eser. Tavsiye ediyorum mutlaka okuyun.
Kitap öncelikle güzeldi. Duygular aşırı yüklenmişti ve okuyucuyu derin düşüncelere sokuyordu bence. Benim açımdan öyle açıkçası. Çok fazla konu vardı kitapta. Belirli olarak konu başlıkları yoktu sayfalarda elbette. Ama yazılan her şeyden bir ders çıkartabilirsiniz. Bazı konulara açıklık getirmek istiyorum:
Eduard'ın bir ressam olmak