Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
eirene cullen
eirene cullen
@eirinecullen
13 Aralık
125 okur puanı
Mayıs 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Kalbimden bıçakladı kendileri.
Henüz bitirdim kitabı ve nasıl başlayacağımı da neden bu kadar etkilendiğimi de bilmiyorum. Yine Werther'ı okurken hissettiğim gibi melankolik bi atmosferin içine soktu kitap beni. Tüm o bastırılmış duygular,kendini ve arzularını dizginleme çabası ve o "karmakarışık duygular"... Hepsini birebir hissederek okudum tüm kitabı.Çok güzel cümleler ve betimlemelerle dolu bi kitap. Çok iyi geldi bana . Her ne kadar bitirdikten sonra bi takım bunalımlara girmiş olsam da...
Bu adam kitaplarının içine ne katıyor böyle?!
Şuanda hiç bir psikoloğun, psikiyatristin kitabını, makalesini okumadan tüm Dostoyevski eserlerini okuyarak insan bilinci ve zihniyle ilgili çok daha fazla şey öğrenilebileceği ve duyumsanabileceğini düşünüyorum o derece . Dostoyevski'nin bu eserinde de 'Görünmez' bir karakterin hikayesini okuyoruz. Görünmez ne demek peki ? Eh, adı üstünde kimsenin ona karşı herhangi bir duygu bile besleyeceği kadar umursamadığı bir karakter ve bu karakterin kendini" görünür" hale getirmek için ne gibi saçma sapan durumlara soktuğunu, bi tokat yemeği bile öylesine geçiştirilmeye, görmezden gelinmeye yeğlediğini, bir kişinin bile ki bunlar onun hasımları da olsa onu dinlemesi, duyması için neler yapıp feda edebileceğini görüyoruz. Bi yandan anlaşılmayı, duyulmayı istiyor; bi yandan da tüm ömrünü "kendi yeraltında"geçirmeye dünden razı. Yine de karakterin kompleks yapısındansa beni etkileyen özellikle kitabın başındaki düşünceleri ve bazı cümleler oldu yine kitap altını,üstünü çizmekten boyama kitabına döndü anlayacağınız. Çok güzel akıcı ve belki köşesine ,kenarına notlar alabileceğiniz bi kitap kesinlikle tavsiye ediyorum.
Gerçek hayattan kaçınmak için kendi zihninde hatta Dostoyevski'nin diğer bir kitabından ödünç bir kelime alarak kendi "yer altında" yaşayan bir kahramanımızı ve onun bu "beyaz gecelerde" bulduğu gerçek hayata dair bir dostluğa -ya da trajediye demek belki daha doğru olur- tanık oluyoruz. Bu kahraman çoğu kitap severin anlayacağı bir şeyden muzdarip: "Gerçek hayat ona yeterli gelmiyor." Gerçek hayatta kök salmasını sağlayacak hiçbir motivasyonu yok ve yıllardır kendi zihninde, hayal âleminde yaşıyor ki yer yer kitapta bu kahramanın zihninde geçen yılları gerçekten yaşayıp yaşamadığını, hayatını boşa harcamış olabileceğini sorgulayıp kendi öz eleştirilerini de görüyoruz ki kitapla ilgili en sevdiğim kısımlar da bunlar oldu. Çünkü bu hayallerin, bu gerçek hayattan kaçışın bile "solacağını"belirtiyor kahramanımız ve bu gerçek hayattaki kadınla dostluğuna bir şans vermek istiyor ama Dostoyevski yapıyor yine yapacağını. Bizimkinin yüzü hiç güler mi... Genel olarak kendimle bağdaştırdığım çok şey buldum kitapta o yüzden de çok sevdim. Bence Dostoyevskiye başlamak için ideal bir kitap.
Okur Takip Önerileri
Kitap biteli 1 saat oldu hâlâ duvarla bakışıyoruz.
Yani şu kitabı alın 5 kişiye okutun hepsi de farklı yorumlar diye düşünüyorum. O kadar farklı ki... Kitap bittikten sonra bi 10 dakika kadar şimdi noldu, ne demeye, ne anlatmaya çalıştı burda diye düşündüm.Ve bu düşündürmesi, farklı bi bakış açısı kazandırması o kadar kıymetli ki benim için... Karakterin yaşadıkları çok geçti bana onun o iç sıkıntısı, o kapana kısılmışlığını ben de onunla yaşadım resmen ve o balo dışında "maske" takmayan, dürüst, entrikalardan uzak kahramanımızın nasıl da o dönem entrikalarına kurban gittiğini ve hâlâ hiç bir şeyin farkında olmadığını ve hatta belki de o "manevi maskeyi" takmanın onun yararına olacağını düşünerek resmen onun iç sıkıntısıyla okudum. Gayet akıcıydı.Psikolojik tahlilleri,karakterin iç düşünce ve kuruntularıyla klasik Dostoyevski romanlarında biriydi.Tavsiye ediyorum ama kitap öylece okunup da bir kenara konulacak türde değil.Bana kalırsa üstüne oturup bi süre düşünülmesi gereken bir eser özellikle o son sayfadan sonra.Ve kitabı okurken sürekli aklıma Franz Kafka'nın şimdi Türkçeye çevirmeye çalışacağım ama muhtemelen çok da başarılı olamayacağımı bilsem de eklemek istediğim bir sözü geldi: " Hayatın bir kostüm partisi olduğunu ve partiye gerçek yüzümle katıldığımı fark edince kendimden utandım."
Hâlâ düşündükçe kalbime ağrılar girmesine sebep olan kitap.
Ne yazayım nasıl başlayayım hiç bilmiyorum. Kitabı bitireli bir kaç gün oldu ama hâlâ daha yeni bitirmişim gibi bi duygu yoğunluğuyla aklımda. Bazı cümleleri okurken dedim ki bu nasıl bir sevmek ya, yani resmen ağzım açık okudum çoğu yeri. O kadar geçti ki tüm duygular, kitap boyunca resmen Werther'la birlikte ben de aşık oldum, ben de acı çektim, ben de umutlandım. Çok güzel bi deneyimdi benim için. Çok da akıcıydı günce şeklinde olduğundan. Okuyun ya. OKUMANIZ LAZIM. Bu kitabı okuduktan sonra dünya daha bi soluk görünmeye başlıyor gözünüze resmen.
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121bin okunma
Bu adam beni hiç hayal kırıklığına uğratmıyor.
Gece Yarısı Kütüphanesi'ni acayip sevmeme rağmen erteleyip durduğum ve bu kdr beklettiğim için çok pişman olduğum yine müthiş bir Matt Haig eseri Zamanı Durdurmanın Yolları. Romanlarının konusundan çok arada öyle cümleler, öyle fikirler,metaforlar oluyo ki böyle bi 5-6 kere okuyası geliyo insanın ve ben de bu özelliğini çok seviyorum kitaplarının .Ama bunu sizi sıkmayacak bir şekilde ,sürükleyici bir kurgunun içinde veriyor. Ayrıca akıcı yine ufkunuzu genişletip farklı bakış açısı katacak bi kitaptı bence . Kurgusu da çok güzel ve orijinal geldi bana . Kesinlikle tavsiye ediyorum,özellikle içinde nokta atışı tespit ve bazı duyguları, olguları betimleyişine hayran kaldığım bi kitap oldu.Ve içimde bazı şeyleri de sorgulattı ki daha önce de dediğim gibi bence iyi kitabın esas tanımı da bu. Kitabı bitirdikten sonra aynı kişi olmamanız. Şimdiden iyi okumalarr.
Evett seriyi an itibariyle bitirmiş bulunuyorum. Genel olarak asla beklentimi karşılamadı maalesef ama seri ilerledikçe daha da iyileşiyor gibi geldi bana.Bu kitap da Yaralıdan bi tık iyi gibiydi. Daha düşük verme sebebim adamın tüm hayatı boyunca uğraştığı,cabaladığı, hayat felsefesi haline getirdiği amacını çok hızlı bi şekilde boşverip her şeyi kenara atabilmesini aşırı saçma bulmam onun dışında kadın karaktere bayıldım.Ters köşeleri de gayet iyiydi bence kitabın. Ve erkek karaktere de mizahına da bayıldım resmen. Kimyalari güzeldi hele ŞİİR KISIMLARI çok iyiydi. Genel olarak aşırı akıcı ve güzel bi kitaptı bence ya. Bazı sahnelerde baygınlık geçirdim-yine iyi anlamda-. Hele kız öfke krizi geçirip kontrolü kaybettikten sonra Nick'in, kızın kontrolü geri alması için Evie'nin önünde dizlerinin üstüne çökmesi fln... Yani resmen öldüm çok iyiydii dhdjdkkddl.
Ama akılda yer edici bi seri değil bence, daha çok rs için uygun gibi.
Kitabı yerlere vururum diyodum... Ama Tristan beni yerlere vurdu-iyi anlamda-
İncelemeye başlamadan önce kadın karakter saftirik olmadığı için ömrüme 5 yıl eklendiğini belirtmek istiyorum yani ...SONUNDAA.Off bi de bayılıyorum "güçlü"erkek karakterlere diz çöktüren kadınlara ya. Şimdi bu iki garip detaydan sonra incelemeye başlıyorum. İlk öncelikle serinin ilk kitabından sonra beklentim baya düşük başlamıştım ama kitap ilerleyince tüm önyargilarim yok oldu resmen . Çok iyiydi yani tamam abartmiyim woaww fln da olmadım ama beklentimin çok üstünde çıktı. Diyaloglar, plot twist ve karakterler arasındaki kimya çok iyiydi. Ayrıca karakterlerin back storylerini fln da baya beğendim. Ama esas olay benim için Tristan ve Sara'nın diyaloglari ve etkileşimleri oldu. Yani Tristan sahnelerinde baygınlık geçirmiş olabilirim. Bi ara sırıtmaktan yanaklarım ağrıdı resmen ayrıca sonunu fln da çok güzel bağlandı. Diğer kitaptan beklentim kendileri sayesinde yükseldi. İlk kitaptan kat ve kat sevdim bi de aşırı hızlı okunuyo ya. Garip bi şekilde okurken zaman fln bükülüyo snrm bişiler oluyo anlamadım jdjdksk. Neyse tavsiye ederim kesinliklee.
Dipnot: Serinin ilk kitabında olduğu gibi bunda da gereksiz drama yaşanmıyor ya da problemler uzatılmıyor saçma sapan sebeplerle o yüzden çok rahat, stressiz okuyabileceginiz kitaplar ikisi de bencee.
James... Aşkı meşki bırak da ilk bi psikolojik tedavi al canım
İlk öncelikle kitap acayip hızlı biten bi kitap rs de falansanız kesinlikle öneririm. Baya akıcıydı ve bölümler de kısa yine de okurken bana çok bişi hissettirmedi. Yani karakterler arasında bi kimya fln oluşturmaya çalışmış yazar ama bana geçmedi maalesef. Bi kaç plot twist iyiydi ama onun dışında hızlı okunabilirliği dışında çok bi ekstrası yoktu benim için . Ya bi de ben Zade Meadows dışında tüm dark romance erkek karakterlerini çok yapay buluyorum yani hani "ben kötüyüm, katilim" cart curt laflarıyla çok zorlama yazılmış gibi geliyolar bana nedense. Onun dışında ben artık kadınların kötü erkek karakterlerin aydınlığı, ışığı olduğu fln kitaplardan çok sıkıldım ya nedense sinirimi bozuyor bu erkek karakterlerin travmalarindan kurtulmak için kadin karakterlere yapışmaları fln. İlk önce bi git de psikolojik tedavi al James çünkü atlatamamışsın belli ki travmalarını sonra evlenirsiniz aaaaa vallahi krizler geçirdim. Neyse kısaca bende çok bi hissiyat değişikliğine sebep olmadı maalesef kendileri...
Öldüm, bittim,bayıldım...-vol2-
BU SERİ NASIL Bİ SERİDİR DELİRCEM AŞIRI İYİ... Yani ilk kitaba sövüp sonra aşık olmam ironik olsa da bu kitap bambaşkaydı yani sonlara doğru plot twistler beni duvarlara vurdu resmen 'noluyoruz' oldum. Yazar o kdr iyi bağlamış ki her şeyi birbirine böyle, heh şimdi taşlar yerine oturdu diyorsunuz hele sonu var ya sonu... Ya hemen diğer kitaba geçmek istiyorum ama diğer kitapları henüz çevrilmediği için biraz bekletmem lazım yine de kendime de güvenemiyorum sonu o kdr iyi bitti ki şuan içim içimi kemiriyo devam etmek için o derece ... Yani ne diyim kesin alın okuyun bence ya. Bu arada tek pürüzü bazı şeyler mesela betimleme ya da olaylar tekrar etmiş kendini bi kaç kere ama asla rahatsız edecek seviyede değildi bence.
O kadar hızlı bitti ki... İlk öncelikle önceki okuduğum yorumlardan dolayı beklentim düşük başlamıştım ama ilerledikçe kitabi çook sevdim özellikle Summerla babasının ilişkisini okurken accık duygulanmış olabilirim, çok tatlıydı. Resmen ana erkek karakterimiz Rhett' den daha çok sevdim babasını. Bi de baya akıcı çevirisi fln da iyiydi. Ama en en önemlisi kitapta gereksiz bi dram yoktu olan sıkıntılar da güzel bi şekilde çözülüp boşuna uzatılmadığından kitap benim için türündekilerin çoğunu solladı. Serinin diğer kitaplari inanılmaz pahalı hani tamam kitap güzel ama bu fiyatlara değer mi bence kesinlikle hayır. Yine de diyaloglar özellikle mesaj kısımları aşırı iyiydi.
Bayılmama ramak kaldı şuan... -iyi anlamda-
Bu nasıl bi kitaptır cidden 2 dk önce bitirdim ve nefes alamıyorum. Mükemmeldi yani kadın kitaba ne katmış sihir mi büyü mü yapmış anlamadım ama aşırı sevdim. Çevirisi ilkinden kat kat iyiydi o yüzden hiç duraksamadan okudum gayet. Onun dışında konunun ilerleyişi, ilişkilerinin gelişimi hele o savaş sahnesi fln var ya bittim resmen. HELE KITABIN SONU DEDIM Bİ DK BEN AZ ÖNCE NE OKUDUM. Okumanız lazım ya cidden başlayın bu seriye. İlk kitap biraz hayalkırıklığı olmuştu benim için ama bu bambaşka bişiydi. YA Bİ DE HAWKE SEN NASIL GÜZEL BİŞİSİN??!
Önyargımın kurbanı olup 1 yıl elimde sürünen kitap...Özürlerimi sunuyorum.
Kendileri bana Korsan Kralın Kızı vibe i verdiği için çok sevdim. Çok tatlı böyle kafa dağıtmalik, orijinal konusu olan akıcı-ki artik nadir görülen bi özellik bu maalesef- bi kitaptı. Yalnız kitap şimdiki zaman ekiyle yazıldığı için alışması bi tık zor oluyo ilk başlarda ama sonra çok rahat alışılıyor. Kız karakteri çoook sevdim mücadeleci yapısını zekasini fln . Ayrıca diyaloglar da çok iyiydi ve diyalog da diyalog deme sebebim konu ne kdr güzel olursa olsun bence diyaloglar absürt fln olunca hiç bi anlamı olmaması kitabin .Böyle baya baya güldüğüm yerler oldu.Kitap 93939 gündür elimde sürünüyomuş boşu boşuna ya özür diliyorum kendilerinden.
Öldüm,bittim,bayıldımm...
O kadar güzeldi ki... Şimdi ilk öncelikle Elise Kovaya, oluşturduğu evrenlere ve karakterlere bayılan biri olarak bu kitap da beklentimi boşa çıkarmadı. Kartria'nın yaşadığı travmalara takılıp kalmaması ve kendini geliştirmeye çalışması, Davienla ilişkileri, genel olarak oluşturulan evren çok hoşuma gitti ve kitap inanılmaz akıcıydı. Elf Kralı ile Anlaşmayı da zaten çok sevmiştim bu kitap da ilaç gibi geldi. Ayrıca hiç yapay durmayan betimleme ve diyaloglarla doluydu. Bu evrene ait çevirisi yapılmamış 2 kitap kaldı sanırım. Bana acilinden lazımlar özellikle bu kitaptan sonra. Çok iyiydii.
Bitirene kadar taşa döndüm
Direkt konuya giriyorum sırf güçlü kadın karakter baya hoşuma gittiği için devam ettiğim bi kitap oldu kendileri hasret kalmışım. Bunun dışında aslında yazar gayet akıcı dille yazmış, diyalogları,karakterleri ve değindiği daha ciddi konuları güzelce aktarmış ama bana çok yavaş geldi kitabın temposu. Sıkıldım okurken. Hadi bi bölüm daha diye diye bitirdim kitabi. Bi de kitap hakim bakış açısıyla yazıldığı için de ilk aşamada alışamadım. Yine de bi kaç plot twist çok iyiydi ama beklediğim kadar aşk yoktu kitapta. Yani aman aman değildi bence çok daha farklı bişi bekliyodum biraz hayalkırıklığı oldu.
