"Ağlamak, uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan son kuvvetin bir feryadıdır. Ağlayamadığımız zamanlar bizde o gücün de mahvolduğu vakitlerdir ki onun yerine kaim olan acılı bir sükûnet en şiddetli acıların hâsıl ettiği gözyaşlarından bile daha yakıcıdır."
"Zavallı çocuklar! Sizin o mini mini elleriniz birkaç asırdan beri insanlığın altında inlediği esaret zincirini kırmak için değil, belki kendiniz gibi küçük kuşları, güzel çiçekleri okşamak içindir."
Kitabın fevkaladeliği, psikolojisi ve zorluğu tartışılamaz. Bu kitap hakkında konuşacak onca şey var ama ben öncelikle beni çok şaşırtan bir durumdan bahsetmeliyim. İnsanların önyargıları.
Sokakta birini çevirip yarım bıraktığı kitabı sorasınız hemen hemen herkesten 'Tutunamayanlar'ı duyarsınız. İnsanlar bu kitabın çok zor okunduğundan, anlatım
"Herkes susuyordu, yürüyen dilsizler ordusuydu sanki ve insanlar düşerken tek kelime etmiyorlar, diğerleri de onların bedenine takılıp düşüyor, sonra yine tek kelime etmeden kalkıyor ve arkalarına bakmadan ilerlemeye devam ediyorlardı. Dilsizler aynı zamanda sağır ve kördü de sanki. Ben de birkaç kere takılıp düştüm ve bu sırada gözlerimi açmak zorunda kaldım. Gördüğüm şey, aklını yitiren dünyanın kurduğu yabani bir fanteziyi, ağır bir sayıklamayı andırıyordu."
Gurur, hayatı felakete de sürükleyebilir hayatını da kurtarabilir.
Ana karakterin yaptığı olaylar ne aşkından ne vicdanından kaynaklı. Gururunun hayatını ele geçirmesi çok akıcı bir dille anlatılmış. Yazarın macera dâhiliğini konuşturduğu eser çerezlik tarzdan ama üstünde düşündüğünde felsefesini de oluşturabileceğiniz bir yapıt.
Bir Kuzey MacerasıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,7bin okunma
Yazara buradan hayali şapkamı çıkartıyorum. Nasıl tek bir hikayeyi 1500 sayfa boyunca bu kadar güzel ve akıcı bir şekilde anlatabilir ki? Kalınlığı elinizi ağrıtabilir ama inan bana buna değecektir.
Kitabın başlarında yaşadığım keder, sonuna gidene kadar yaşanan maceralarda hissettiğim adrenalin ve sonunda iliklerine kadar yaşadığım huzur eşsizdi. Kitabı yaşadım, Edmond Dantes'e hayranlık duydum ve her bir hareketini sanki hayat rehberim yapıyormuşçasına dikkatlice okudum. Okuduğum ilk Fransız edebiyatıydı ama benim için çok güzel bir giriş oldu, bırakacağımı hiç sanmıyorum.