Mourid Barghouti
Yataklarımızda ölmek de iyidir
temiz bir yastıkta
ve arkadaşlarımızın arasında.
Bir kez olsun
ellerimiz göğsümüze kapanmış,
boş ve solgun,
çiziksiz, zincirsiz, bantsız
ve belgesiz ölmek iyidir.
Temiz bir ölümle ölmek iyidir,
gömleğimizde deliksiz
ve kaburgalarımızda delilsiz.
Yanağımızın altında kaldırım taşı değil, beyaz bir yastıkla,
ellerimiz sevdiklerimizin elleri arasında,
çaresiz doktorlar ve hemşireler etrafımızda,
arkamızda zarif bir vedadan başka hiçbir şey bırakmadan,
tarihe aldırmadan,
dünyayı öylece bırakarak,
bir gün bir başkası onu değiştirir diye umarak
ölmek iyidir.
Nurullah Genç
Bu nasıl bir yağmur, nasıl zelzele?
Gittiğim her yerde ıslanıyorum.
İçimde göklerin karanlığı var.
Yolumu kesiyor dereler dağlar.
Ruhum bir denizde büyüyen ada.
Bir rüya mı gördüm, bilmem aynada?
Neden yıldızlara yaslanıyorum?
Aklıma düşünce o siyah sürgün,
O ayin sonrası aşikâr olan seher nöbetleri,
Kuşluk düşleri,
Göğün kapısına dayanıyorum,
Bazen ağlayarak bazen gülerek.
Bir dua, bir nida ve bir haykırış...
Bana bu sevdanın ruhsatı gerek.
Neden kapanıyor üstüme gökler?
Sanki üzülüyor bana melekler.
Yoksa yeniden mi aldanıyorum?
Ahmet Haşim
Denizlerden
Esen bu ince hava saçlarınla eğlensin.
Bilsen
Melal-i hasret ü gurbetle ufk-ı şama bakan
Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin!
Didem Madak
Gözlerin bir yeşil fanilaydı balkonda uçuşan
Sicim yağmur taklidi
Bıkmıştım zor geçen kışlarımı anlatmaktan
Bardağa birkaç çiçek ıslamaktan.
Parmağımın ucunda kırmızı kenarlı bir bulut
Onu uzatırdım sana, yalnızlık gibi iri bir damla
Parmağıma düşen bir damla kandı aşk.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Ne çabuk, lahzada bitti yaşamak,
Kimisi altı aylık,
Kimisi sakalı ak,
Kimi on üç, on dört yaşında;
Kimi yola gidecek,
Kimisi mektup bekler
Yan yana sırtüstü yatan ölüler...