Mesele, ümitsizlik aklına düştüğünde güneşin gözlerine değmesi.
Bu kez daha ileriyi görebilmek ümidiyle,
güneşi karşıma alıp yazmaya karar verdim. Ne yazacağımı, yahut ne anlatacağımı bilmiyorum.Soracaklarım kuluçka döneminde henüz. Bulutlu gözlerle yazmak gereğince mantıklı. Gözlerimi terk edeceği yok madem yaşların: Yazmalıyım. Benim cesaretimi toplayıp derdimi anlatacağım yok madem kimseye: Sayfalara fısıldamalıyım. Bir uçurum varsa her zamanki gibi en dibine gidip, düşmeden dönmeyi başarmalıyım. Güneş batana dek yazacağım bugün. Ne olursa; ümitlerimi, kuytu köşede itilmiş hayallerimi, kalbime iyi gelen bir tebessümü belki...Ölümü hatırlıyorum böyle zamanlarda. Dolacak bir bahane arıyor gözlerim.Taşacak bir kağıt arıyor sözlerim. Beni öldürecek olan kendimi suçlu zannedişlerim.
Gitsem şimdi kahretmem, ama özlerim. Kalsam, isyan etmem, derdimi içime gömerim.
Bulutlar dondursa güneşe bakan gözlemi, yahut soldursa çiçekleri, beklerim, gelip yeniden gözlerime değmesini. Nasılsa mesele, güneşin gözlerime değmesi...
Kalbimin camları kırıldı!
Ben uyumak fikrindeyim
Ta içimde ince bir sızıltı
Betonların arasından umut seçeğim.
Ahh bazen diyorum ki kendi kendime;
Ha öldüm ha öleceğim!
Ama bilemem, nasipse,
Daha çok güleceğim.
Gözlerime birikti ağlamak,
Baharda nilüfer dikeceğim.
Ne mümkün bir durakta kaygısızca oturmak!
Ne de kırık bir magirus bulabileceğim...
#şiiremeftun
#deprem