Okuduğum ilk Murat Menteş kitabı oldu.
Kısa bölümler halinde olmasaydı tamamlayamazdım sanırım.
Kitabın kapağı gibi cafcaflı karakterler, cafcaflı bir anlatım var. Aşırı ve aykırı durumlardan dolayı her şey sahne ışıkları altında gerçekleşiyormuş hissi veriyor. Olaylar birbirine bağlansın diye sündürülüp, zorlanmış . Sürekli laf oyunları, absürt betimlemelerle karşılaşıyoruz. Nerdeyse sayfa başına iki aforizma düşüyor. Bir de baş karakterin olaylar karşısındaki ciddiyetsiz, gerzek halleri kitaptaki güzel, düşündürücü yerleri anlamsızlaştırmış. Okurken boğulduğumu hissettim, yordu beni. Kitabın bir türlü içine giremedim. Hal böyle olunca Titanik bensiz yolculuğa çıktı .