"Bu yol Pasin'e gider
Döner tersine gider
Şurada bir garip ölmüş
Kuşlar yasına gider"
İsmini Ardahan yöresine ait bir türküden alan, içi de buram buram türkü kokan roman. Muhteşem göstergelerle donatılmıştır. Toptaş'ın dili beni sık sık mahalleme götürmüştür de eve bir türlü sokmamıştır. Kapının önünde bir erik dalı vardır altından bir türlü geçilmeyen. Evde kader vardır. Sırtına vurulmuş gamdan kayalar karşısında sabırlı, mütevazı, kaderci anne-babanın ölümü bekleyişi vardır. Can yakar, girilmez. Dünya sanat tarihinde hep hayatı, özgürlüğü, barışı, iyiye hizmet eden kudreti temsil eden "at" romanda ölüm getirir. Bu da Anadolu insanının kaderidir işte. Herkes, her şey ölüm getirir. İlginçtir ki ölüm getirenin sesine ve bizzat ölüme hasret vardır. Öyle ki ölüm hatırdan çıkmasın diye telefona zil sesi yapılır, cepte taşınır. Okuduktan sonra ölüm daha fazla düşünülür oldu. Bir yılkı gibi canı nereye isterse oraya koşar, biz de ne zaman peşimize takılacak diye yolunu gözleriz. Bereket, ölmeden önce okumuş olduk.