Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

225 syf.
10/10 puan verdi
Başlangıçların coşkusundan sonun hemen öncesindeki acılığa ithaf roman.
Ölmeyeceğiz, peki yaşayacak mıyız? Bir insanın ilk memleketi, yeri, yurdu, vatanı kendisidir. Yüzyıllar boyu ülkeler, medeniyetler yıkılmış, kurulmuş insan nefes aldıkça yenisini inşa etmek mümkün olabilmiş. War Generation adlı dizide şöyle bir kısım geçiyor: Savaş başladığında ilk olarak vatanın için savaşırsın, zaman ilerledikçe vatanını unutur
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (Ciltli)
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (Ciltli)Erich Maria Remarque · Everest Yayınları · 20203,271 okunma
··
262 görüntüleme
Ecem okurunun profil resmi
"Şimdi ölmek istemem bir kalbi sarmadan, aşkı tatmadan daha, onla sarhoş olmadan hiç sevişmeden daha..." Eline sağlık Onur yine ruhundaki insanlığı katmışsın yazına. Daim olsun. youtu.be/BaRLonlJDOI
Homeless okurunun profil resmi
Nice zaman oldu bu şarkıyı dinlemeyeli. Kitabın içeriğine de uydu, teşekkür ederim Ecem.
Sezen B. okurunun profil resmi
"Garp cephesinde yeni bir şey yok" Savaşın korkunç yüzünü insanın iliklerine işleyecek şekilde anlatabilen nadide eserlerden biri gerçekten. Sen de çok güzel yorumlamışsın. Emeğine sağlık Onur. :)
Homeless okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Sezen :) uzun zaman sonra bir kitap beni duygulandırabildi. Özellikle son 60 sayfası. Ana karakterin savaştan sağ çıkamayan ruhundan arta kalanlar beni çok etkiledi.
K. okurunun profil resmi
Var olmak için hayatla mücadelemiz zaman zaman bir savaşa dönüşüyor. Bu yetmiyor gibi, dünya tarihi savaşın içine düşmek zorunda kalan her insanın elini kana bulayan nice olayla dolu. Tüm bunların sebebi ne peki? Birilerinin yaşam anlayışındaki keyfilik. Evet bazı heriflerin göbek çapı büyüsün diye. Bazı kadınların dişleri daha fazla kan tadı alsın diye. Sömüren ve sömürülenlerin olduğu düzende, iyilerin, kötülerin, pasiflerin, güçlülerin, hiç haberi yokların, mecbur kalmışların, bir ülküsü olmayanla birçok hayali olanların savaşı kulvar değiştirerek devam edecek. İnsan olmak demek ki biraz da kasap olmak demek. Bıçağı tutan el ille kendisinin olmasa bile. Kendi vatanımızı bize dar eylediler. Öldük ardımızda nesiller yetişti, onlar da öldü, yenileri geldi. Ama mesele hep aynı. Var olma savaşı. Halbuki yüzyıllara bakmak şöyle bir dönüp, her şeyi nasıl da anlamsızlaştırıyor. Mutluluk dediğimiz küçük şeylerdeymiş anlayabiliyoruz ama vahşi bir hayvanın keyfi diğer erkek yavruları öldürmesi gibi, bazı ruhlar var olmak için kan ve acıyla beslenme yolunda devam etti, ediyor, edecek. Ben artık meselenin sadece para olduğunu da düşünmüyorum. Bence kötülükten haz alan, gücü elinde hissetmekten elde ettiği kibirle bütün dünyayı ezip gezecek bir kesim var. Ne onlar tükendi, ne onlara hizmet etmek zorunda kalanlar. Bat dünya bat demişler boşa değil. Harika bir incelemeydi, ilk paragraf çok etkiledi. Kaleminize sağlık.
Homeless okurunun profil resmi
Kendi dışımda gelişen koşulların kaderim olmasını kabullenemiyorum. Savaşlar, kavgalar bunun devamında gelişen olaylar... hepsi birer silsile ile sirayet ediyor yaşamımıza. Var olma savaşımıza tüm umurlarımızı, umutlarımızı feda ettik zannedersem. Yorumunuzu okurken ben de "bat dünya bat" diye tekrarladım. Ne yazıkki ne ölebiliyoruz ne de yaşayabiliyoruz. Teşekkür ederim değerli yorumunuz için.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.