Aşk, ezelden ebede giden yolculuğunda iki dilden zirveye ulaşmış. Bunlardan ilki ‘Ben Aşkım’ diyerek tüm yok olmuşluğuyla benini silmiş ve aşkın tecellisine tecelligah olmuş, diğeri ise tüm samimiyetiyle “aşk öldü” diyerek aşkı vasıtasız muhatap almış. Öyle ya ölmek ile olmak, hayy (canlı) olabilmenin yegane iki ispatıymış aşk için. Öyleyse aşk var olmak için ya öldürmeliymiş ya da oldurmalıymış... Peki günümüzde yalnız öldürdüğüne şahit olduğumuz aşkın neden hiç olduran tarafına şahit olamıyoruz? İşte eser tam olarak bu sorunun cevabı! Öyle ki 26 alıntı ile 6 günde okuduğumuz bu eser, aşk ile hemhal olmuş bir aşığın dilinden, aşk lisanıyla yani şiir olarak tecelli etmiş. Lakin eser kesinlikle bir şiir kitabı değil. Bir roman, bir masal yahut bir hikaye kitabı da değil. Aşk’ın oldurabilmesi için kaleme alınmış bir yönüyle tenkit diğer yönüyle de bir tarif kitabı. Evet evet tam olarak bu. Şiir lisanıyla kaleme alınmış bir Aşk’ı tarif kitabı bu. Böyle tarif edince Od’un ateşinde Aşk çok daha anlamlı geliyor gönül kulağına... Edebi yönüyle zirve olan bu eseri bütün kitap severlere muhakkak öneriyoruz.

Odun Ateşinde AşkAyhan Özköroğlu · Kent Kitap · 201617 okunma

·

1 artı 1'leme

·

28 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Muhammet İkbâl