Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

362 syf.
·
Puan vermedi
Dedem Korkut
"Terazinin bir kefesine Türk edebiyatının tümünü, diğer kefesine de Dede Korkut'u koysanız yine de Dede Korkut ağır basar. " demiş Fuat Köprülü. Bu cümleyle Dede Korkut'un önemini en güzel şekilde belirtmiş. Dede Korkut Hikayeleri 14-15. yy. arasında yazıya geçirildiği düşünülüyor. 12 ayrı hikayeden oluşmaktadır. Hikayeler Türk dilinin, dininin, edebiyatının, örf ve adetinin, yaşayışının su katılmamış şeklinde verilmiş halidir. Ayrıca Türk edebiyatında destan geleneğinden halk hikayeciliğine geçişte köprü görevinde bulunmuş bir şah eserdir. Orhan Şaik Gökyay'ın hazırladığı kitabın son kısmı sözlükçeye ayrılmış( Yaklaşık 122 sayfa). Bunun nedenini de şu şekilde açıklamış:" Kitapların bir yararı da bize durmadan yeni sözcükler ve kavramlar kazandırmasıdır." Bu düşünceyle öyküleri orijinal şeklinde bırakmaya çalışmış. Bu düşüncesininde de haklı olduğunu görüyorum. Bugün bile kullandığımız birçok sözcükle karşılaştım. Örneğin; sası, esbab, Mushaf, uyluk... Her asırda olduğu gibi günümüzde de çalışmalarda başvurulan ilk kaynak. Tam anlamıyla başucundan eksik edilmemesi gereken Türk'ün altın eseri.
Dede Korkut Hikayeleri
Dede Korkut HikayeleriAnonim · Kabalcı Yayınları · 200610,3bin okunma
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.