Kitap kargodan geldiğinde ilk olarak kapağına vurulmuştum. Benim aldığım basımın kapağında bir televizyon, televizyonun altında çocukluğumda bizim evde bulunan bir sehpa örtüsü (ki 80'li yıllarda herkeste aynı perde, aynı sehpa örtüsü olurdu) televizyonda ise önce Cüneyt Arkın, kımıldatınca ise Orhan Gencebay. Bir köşede tüfek, bir tarafinda ise uçak... Çok enteresan bir kapak ve beni alır almaz cezbetti. Kahramanlarımız: 100 yaşında bir Gazi, onunla tanışan bir Beden Eğitimi Öğretmeni... Çok konudan bahsetmeyip azıcık gizem yaratayım istiyorum. kitabın %60-70'i bittikten sonra bambaşka bir maceranın içine düştüm sanki.. Olayları önce Gazimiz Ruhi Mücerret gözünden, sonrasında Civan Beyimizin (Beden Eğitimi Öğretmeni olur kendisi) gözünden görmek çok farklı bir deneyim oldu. Birinin Mezar taşına yazdıracaklarını, diğerinin olmasaydı icat edeceklerini not etmedim diye bir yerden sonra çok hayıflandım, sanırım araya bir zaman girdikten sonra sırf bunun için ve Ruhi Beyin dinlediği müzikleri yeri geldiğinde çalıp dinlemek için yeniden okuyacağım. Sonu çok sürprizli geldi bana. Okuyan beğenecektir. Özellikle maceraseverler ve damağında farklı bir tat bulmak isteyenlere tavsiye ederim. Keyifli okumalar

Ruhi MücerretMurat Menteş · April Yayıncılık · 201315,5bin okunma

·

1 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Muguet