Lily, havalimanı bekleme salonunun barında Ted’le tanışır. İçilen içkilerin sayısı arttıkça aralarındaki samimiyet de artar. Ted, karısının kendisini aldattığını söyler ve yarı şaka yarı ciddi karısının ihaneti yüzünden onu öldürmek istediğini açıklar. Ted’in itirafı karşısında Lily, ona bu konuda yardım edebileceğini söyleyerek işi içinden çıkılmaz bir hale sokar.
Ne de olsa herkes bir gün ölecektir, birkaç çürük elmayı zamanından önce toprağa göndermenin ne sakıncası olabilir ki? İşte tanıtımdaki bu cümle kitabın konusu diyebilirim.
Yazar, tüm hikayeyi her karakterin bakış açısından anlatıyor. Kurguda kim katil kim kurban belli değil. Tamamıyla ters köşe bir kitap. Olaylar öyle bir karışıyor ki şaşırıp kalıyorsunuz.
Farklı bir kurgusu ve düşmeyen bir temposu var. Sonu da çok ilginç bitti. Psikolojik gerilim sevenler için güzel bir kitap.