Nurhan Hanım, yorumumda sizin ve eseriniz hakkında yazdıklarım hakikatlerdir. Tevazu sahibi olmanız bile, alçak gönüllü kişiliğe sahip olduğunuzun bir nişanesidir. Benim şahsi fikrime göre de,bir birey var oldukça inadına hayata tutunmak adına daima yeni bir şeyler öğrenmek için, okumalı. Ama unutmamalısınız ki siz bir okurdan önce, bir yazarsınız. Bunu da eserinizle layıkıyla ortaya koyduğunuz su götürmez bir gerçek. Kitapların bireyi hayal dünyasına sürüklediğini savunanlara, her zaman şu cevabı vermişimdir. İster ebedi, ister şaheser olsun; her kurguda bir gerçeklik payı mutlaka vardır. Önemli olan, yazarın bunu okura hissettirebilmesidir. Siz de toplumumuzun kanayan bir yarası olan çocuk istismarını, mükemmel bir kurguyla biz okurlara sundunuz. Peki sorarım size: Bir yazar vermek istediği mesajı okura yansıtabiliyorsa, o eserin edebi yada şaheser olması çok ta önemli mi? Bence değildir. Bu sebeple sizin eserinizde çok başarılı. Özellikle kurguyu zenginleştirmek adına kurduğunuz cümleler muhteşem. Bir ara kendimi frenlemeseydim, nerdeyse kitaptaki bütün cümlelerinizi alıntı olarak paylaşacaktım. En içten samimi hislerimle yazıyorum ki, başarımlarınızın artarak çoğalması temennisiyle...