Arkadaşlarım, birazcık da kıskanarak, pürdikkat dinlerlerdi beni, arada bir kuşkulu bir yeri açıklığa kavuşturmak için sorular sorarlar, ben de yalan üstüne yalan atardım, öylesine uydurduğum şeyleri gerçekten gördüğüme neredeyse kendim de inanarak...