“Lobotomi, beynin ön kısmına giden ve oradan gelen bağların kesilmesi işlemi. Ön lob kişiliği oluşturan ve karar alma mekanizmasını içeren bölgedir.İlk olarak 1935 yılında uygulanmaya balşanmış. 20. yüzyılın başlarında, akıl hastanelerinde ikamet edenlerin sayısındaki beklenmeyen yükselme yüzünden pek çok sayıda farklı vaka ile karşı karşıya kalınmış, farklı ülkelerde yine akıl hastanelerinde uygulanmış.
Yani hikayede ki katilimiz Lobotomi uygulayarak kurbanlarının resmen ruhlarını ellerinden alıp yaşayan birer ölü olarak hayatta bırakıyor. Seçtiği bütün kurbanlar annesine benzeyen kadınlar. Sebebi çocukluk travmaları. FBI ajanımızı karışık bir dosya bekliyor. Tıbbi gerilim tarzında evet sürükleyici bir kitap. Çok fazla polisiye okuyan biri olarak favorim her zaman Jean cristophe grange olsada, bunu da beğendim.