Eser muhtelif denemelerden oluşmakla beraber özde tek bir konuyu ihtiva ediyor.
Bu konu; Ali Şeriati’nin ‘Dine karşı din’ adlı eserinde de ziyadesiyle karşılaştığımız; dinin bozulmuş yani kurumsal ve hegemonik hali ile bu halin tam karşısında konumlanan dinin özünü temsil eden aktüel ve canlı halinden oluşuyor.
Şaban hoca, Ali Şeriati’nin de bozulmuş olarak nitelediği bozuk dinin karşısına, dinin özü olarak nitelediği dini doktrini koyuyor. Ve bu anlayış ile tekrardan hz peygamber dönemindeki evrensel dünya görüşünü oluşturulabilmeyi hedefliyor.
Eserin bütünsel olarak kendi içerisinde tutarlı olduğunu da ifade edelim. Lakin aynı tutarlılığın bazı denemelerinde bulunmadığını itiraf etmemiz gerekiyor.
Üstelik Hoca, temele aldığı konuları bir çok açıdan incelerken bazı denemeleri gelişi güzel kaleme almış. Öyleki bir çok deneme ayrıntılar içerisinde can vermiş.
Diğer yandan yarım sayfayı içerisine alan uzun cümleler, bu cümlelerin içerisinde akışı bozan açıklamalar ve konunun kelime oyunlarına yahut edebiyata mâl edilmeye çalışılması okuyucu bir hayli sıkabilir.
Biz eserin yazım dilini ve üslubunu da çok beğenmedik. Bizim ana kriterimiz de bu olduğu için, esere vereceğimiz puan bir hayli düştü.
Hocanın fikirleri, fikirlerini olgunlaştıran muhtelif çalışmalarının elbetteki taktir edilmesi gerekir. Bu anlamda kendisini de kutluyoruz. Lakin bu fikirleri aynı güzellikte sunacak yazım dili geliştiremediği için kendimizi tenkit etmek mecburiyetinde hissediyoruz.
Umarız çok daha güçlü bir yazım diliyle yeni eserler kaleme alır ve yeni fikirleriyle tanışma şerefine erişiriz...
Eseri okuyacak olan arkadaşlara keyifli okumalar diler, saygılarımızı sunarız.