kitaba başladığımda birbirinden farklı iki dünyanın, bi bütün olarak, uyumlu şekilde sunulacağını sanmıştım. eserin olay örgüsü ortalama bir seviyede. ne inançsızlığın o boş ve loş dünyasına ne de maneviyatın yoğunluğuna yakın hissedebildim. diyaloglar... verilmek istenen ama aslında ne verilmek istendiğine karar verilemeyen mesajı okuyucu kendi eğilimlerine göre seçmek zorunda bu kitapta. romanda beğendiğim en hoş nokta ise hayatın hengamesi, insanların çokluğu ve canlılığından kopup bir parça ferahlık elde etmenin ne kadar kıymetli bir şey olduğunu bana hissettirmesi oldu.