Yahu kitap bu kadar değil nasıl 250 sayfa olur sorularını ardımda bırakarak başladığım, büyük bir tanıtım ve detaylı bir araştırma içeren eserdir. Yani bu kadar uzun yazıları, anlatımı görünce ilk olarak aklıma hep kitaplar konusunda yapılan çakallıklar geldiğinden, acaba dedim bu kitap da öyle bir hani sayfalar çok gözüksün falan mı ama değil. Kesinlikle değil. Çünkü bu kadar araştırmaya böyle bir şey için katlanılmaz, çok fazla detay var. Yani sadece kitap değil, yazarı tanımak için de çok iyi.
Kitap zaten adından da anlaşıldığı üzere ‘Eşitsizlik ve Adaletsizlik’ üzerine çok güzel işliyor. Yazarın bunu nasıl yazdığı, neler olduğu ve yayımlama süreci beni benden aldı. Hani insanlar bir şey yazıp yayımlamaya korkuyorlar ya bu kısım işte. Diyorum şimdiki akademisyenler bir çağ önce yaşasaydı yarısını idam edelerdi. Şaka değil. Cahilliklerinden.
Yasama ve Yürütme sonrasında neden ‘Yargı’ demişler adeta bunu okudum ben bu kitapta. Bir de insanların yüzyıllar önce yaşadıklarını yüzyıllar sonra yaşayan bir nesil tanıdım. Adalete değil adaletsizliğe, eşitliğe değil eşitsizliğe inanan bir nesil. Yazık, üzücü.
İyi bir eserdi, herkese tavsiye eder, iyi okumalar dilerim..