Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

382 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Paris sosyetesinde yükselelim mi tatlı çocuk?
Daha önce hiç Maupassant okumamıştım. Yazara ilişkin duyduğum tüm övgüler de aslında öykücülüğüne dairdi. Ben Mösyö Maupassant ile romanı aracılığıyla tanıştım efendim. Dünya Klasikleri Okuma Kulübü ve elbette kıymetli İpek Dadakçı vesilesine de bir kez daha şükranlarımı sunayım ^^ Bel-Ami, mot-a-mot bir çeviriyle “güzel dost” anlamına gelen bir lakap. Ana karakterimizin, ufak bir kız çocuğu tarafından takılan ve sonrasında Paris sosyetesinin salonlarına dalga dalga yayılan lakabı. Tıpkı karakterin kendisi gibi, yoktan var olan, kendine yer edinen ve camiada geri alınamaz bir varlık kazanan bir takma isim. Ve kendini gün geçtikçe “soylulaştıran” bir adam. Öyle ki, bu yolda Duroy olan soyadını, kulağa daha soylu geldiği için kalkıp Du Roy yapıyor da kimse de “aga bu nedir?” demiyor:) Hadi onu geçtim, Paris kadınlarının bu güzel adamın kollarına atılma hızından başımız dönüyor, “size aşığım” açıklamaları havalarda uçuşurken kendinizi bu şeytan tüyünün nev’ini merak ederken buluyorsunuz. Bel-Ami’nin hırsı, bencilliği, şıpsevdiliği, herkesi ve her şeyi araçsallaştırabilmesi yoluyla durdurulamaz şekilde yükselişini izliyoruz. Harika bir manzara, bir sayfa daha, bir sayfa daha izlemek istedim kitap boyunca. Öte yandan, bu mösyö’ye öyle bir kuruldum ki, karşıma çıksa da bir çift laf etsem diye bekliyorum efendim. Şahane kitap, gönülden öneriyorum.
Bel-Ami
Bel-AmiGuy de Maupassant · İletişim Yayıncılık · 2019602 okunma
·
313 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.