Jay Asher'ın gittiği bir müzede baktığı eser hakkında bilgi veren ölmüş bir kadının ses kayıtlarından ilham alması sonucu ortaya çıkan kitabı.
Hannah Baker intihar etmeden önce kendisini ölüme sürükleyen kişileri anlattığı 7 kaset doldurur. 7 kaset 13 kayıt. Bu kasetlerde isimi geçen kişilerin kayıtların tamamını dinledikten sonra kendinden sonraki isme kasetleri postalamasını ve bu sayede kasetlerin Hannah'ın ölümüne sebep olan herkesin elinden geçmesini anlatıyor.
Öylesine söylenen bir sözün, bir davranışın karşımızda bulunan insanın ruhunda ne denli yaralar açabileceğini anlatmaya çalışmış yazar.
Kitap genel hatlarıyla güzel olsa da hiç bir duygu yoğunluğu yok. Genç bir kızın intiharını adım adım okurken -dinlerken- ağlamayı beklerdim açıkçası, bir de benim sırf çaya batırdığım bisküvi kırılıp içine düştü diye oturup ağladığımı göz önünde bulundurursak eğer...
Kitabın nasıl duygudan yoksun bir dille yazılmış olduğunu siz düşünün yani sevgili 1k okurları :)
Ayrıca çeviri tek kelimeyele berbattı, bu yüzden bazı bölümler havada kalmış.
Okunabilir, okunmayacak kadar kötü değildi -o bildiğimiz gençlik öyküleri gibi mırç mırç değildi en azından- farklı bir deneyim olabilir.
İyi okumalar.)
Not: Kitaba puanım 3.5' dan 4.
