Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

216 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
" Edebiyat, Çoğu Kez Hayattan Daha Çabuk Büyütür"
Edebiyatla büyümek ne güzeldir. Hiç görmeden birçok insanı tanımak, bu insanların duygularını farklı şekillerde dışavurabileceğini görmek ne güzeldir. Merhameti, hoşgörüyü, acıyla nasıl baş edileceğini, sevgininin gücünü okumak ne güzeldir. Kendi acılarınızı, üzuntülerinizi hayatta "tek" sanırken bir kitapta size benzeyenlerle karşılaşmak ne güzeldir. Benim gibi çocukluğundan beri kitap okuyanlar "büyürken iyi ki yanımda kitaplar vardı" diyordur sanırım. Kitaplar; çocuk ve genç gözümüzle onca anlamsızlığın, anlaşılmazlığın, acımasızlığın ortasında nasıl iyi geliyordu bize değil mi? "Yıllar önce okuduğumuz bir öykünün anısını sizde yıllar yılı saklayan iz nedir?" Diye soruyor bu muhteşem seçkiyi hazırlayan Murathan Mungan. Ben de şöyle düşünürdüm: "Onlu yaşlarda okuduğum kitaplar, yirmili yaşlarda okuduğum kitaplara göre neden daha kalıcı acaba?" Çeşitli cevaplar getirirdim sonra. Şimdi bir kez daha düşününce... Sahi Mungan'ın bahsettiği izin sebebi neydi? Elbette zihnimiz daha boştu, etkilere daha açıktık ve bugüne göre öğrenecek daha fazla şeyimiz mevcuttu. Ama okuduğumuz her kitaba ya da öğrendiğimiz her bilgiye bu kadar duyarlı değildik. Kimileri farklıydı. Farklı olanlar bugün bile bizim için neden çok özeldi? Belki gerçek hayatta imkansız olan şeylerin bu kitaplarda imkanlı olmasını sevmiştik. Belki kimseye soramadığımız sorsak da cevap alamayacağımızı düşündüğümüz sorulara cevap bulmuştuk. Belki bize benzeyenleri bulmuştuk da "garip" olmadığımızı görüp rahatlamıştık. Belki çıkışını bulamadığımız bir yolu göstermişti bize. Belki sadece "iyi hissettirmişti" ve tam da o sıra çok ihtiyacımız vardı buna. Belki de Füsun Akatlı'nın bu kitabın bir yerinde dediği gibi insanlığın farklı hallerini okumayı çok sevmiştik. #126992715 İşte bu kitaptaki on iki yazar da bu "iz" in peşinde çocukluklarında ya da ilk gençliklerinde kendilerini çok etkileyen öykülere götürüyor bizi. Unutamadıkları öykülerdeki unutamadıkları durum ve duygulara sürüklüyorlar. Neden "o" öykü idi? Buna cevap arıyorlar. Önce yazarların öyküleriyle ilgili denemeleri, sonrada öykülerin kendisini okuyoruz. Tam yazarları okur olarak da tanımanın sıcaklığına ve heyecanına kapılmışken ardından derin etkilerin sebebi olan öyküleri okumak o kadar haz veriyor ki... Çocuk Sema Kaygusuz bir öykü ile babasını anlayabiliyor, kırgın çocuk kalbi yumuşuyor. Genç Cemil Kavukçu okulundan kopup yatağına bağlı yaşamak zorunda olduğu günlerde Sait Faik'in bir öyküsü ile "Bir Bahçe" den aslında ne çok şey görülebileceğini anlıyor. Ve yıllar sonra kendi bahçesini yazmaya karar veriyor. Çocuk Ayfer Tunç, bir çikolatanın "yenilemeyişinde" onuru ve merhameti tanıyor. Başka bir yazar anadilinde konuşamayan kimsesiz bir çocukta kederi tanıyor. Bir diğeri acının zamanla nasıl katlanılabilir olabileceğini... O kadar güzel bir okuma tecrübesiydi ki her satırını büyük bir dikkatle ve duygu yoğunluğu ile okudum. Hem yazarların geçmişlerine yolculuklarını takip ettim hem de kendi yolculuklarıma çıktım. "Edebiyat aynı zamanda bir zamanlar okuduğumuzda kavramadıklarımızı sonradan anlamaktır" diyordu Mungan. Bu durumu da sık sık yaşadım ve okuduğum kimi kitaplara ve kahramanlarına yeni bir gözle baktım. Zaten olmadık bir yerde ve zamanda bir kitabı yeniden hatırlamayı ve daha önce dikkat etmediğim bir ayrıntı kavramayı çok severim... Ya da bir insanda bir öykü ya da roman kahramanını görmeyi. Gülümseten bir örnek veriyor bu duruma Ayfer Tunç:) #127016996 Sabahattin Ali'nin iki öyküsü hariç diğer öyküleri hatırlamıyordum. Kimini unutmuşum kimini de okumamıştım. Hepsi de çok değerliydi ve bir çocuğun hayatına dokunmasıyla da daha anlamlı oldu benim için. Belki en güzeli değildi lakin benim aklımda en çok kalanı Osman Şahin'in Beyaz Öküz'ü oldu. Belki toplumcu bakışı çok sevdiğimden. Okumaktan en keyif aldığım deneme ise Ayfer Tunç'a aitti. Hem görünenin ötesinde farklı bakabilmişti öyküye ve "Yoğurçunun Kızı" na hem de çok etkili ifade edebilmişti hislerini. Bu seçkiyi edebiyatın gücüne inanan bütün okurların okumasını dilerim. Edebiyatın ne kadar anlatmaya kalkışsak da bir yerlerde sessizce hüküm süren ve anlatılamayan yanı için Sait Faik'in kitapta geçen su sözü ile bitirmek istiyorum: "Akılsız da düşünülür mü? Ben de o hal vardı. Hisler sanki aklın bir coşkunluğu değilmiş, ayrı, apayrı şeylermiş gibi ayrılıp yıldızlara gidiyorlardı."
Büyümenin Türkçe Tarihi
Büyümenin Türkçe TarihiKolektif · Metis Yayınları · 2007545 okunma
··
5,6bin görüntüleme
Gönül. okurunun profil resmi
Murat Sezgin
Murat Sezgin
'in tavsiyesi ile dinlediğim ve çok sevdiğim Orhan Kemal'in öyküsüne getirilen bu güzel yorumu da öneririm. Ama Ayfer Tunç'un denemesinden sonra:)) youtu.be/nRGGyDhWwHs
Sultannn okurunun profil resmi
Ellerine sağlık. Yine az duyulan bir kitabı sayende öğrendik. İncelemeden çok etkilendim. Kitabı hemen alıp okuyasım geldi ve bir kez daha bazı kitaplara geç kaldığım için kendime kızdım. Er yada geç mutlaka okuyacaklarım arasında olacak. Tekrar bu güzel inceleme için teşekkürler.
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim hocam. Çok güzel bir seçkiydi. Mutlaka tavsiye ederim🌷
Murat Sezgin okurunun profil resmi
:)) ben sesli öykü arşivimi de paylaşayım şuraya. Hepsi profesyonel seslendirmeler. Orhan Kemal'den sonra favorim Vüsat O. Bener'in Havva'sı mega.nz/folder/ZtQRHQYZ...
Semih Doğan okurunun profil resmi
Ne güzel şeyler yazmışsınız Gönül Hanım. Çok keyifle okudum yazdıklarınızı. Bu tür eserler çok ilgimi çekiyor. Bir edebiyat aşığı olduğumu biliyorsunuz ama sanırım benim için biraz daha zamanı var bu tür eserleri okumanın. Biraz daha yetkinleşip öyle okumak istiyorum. Çünkü öyle olunca çok daha fazla haz alacağımı düşünüyorum. Ellerinize sağlık :)
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim, beğenmenize sevindim. Bana göre bu tür eserlerden haz almak bir yetkinlik meselesi değil. Çünkü biz okurlar yetkin olduğumuza bir türlü inanmayız. İnanırsak serüvenin tadı kaçar:)) Bu durum daha çok okuma alışkanlığımızla ilgili sanki. Ayfer Tunç ile ilgili değerlendirmelerinizi hatırlıyorum, bence özellikle onun bölümünü çok seversiniz. Edebiyatla gönül bağı kurmuş herkese bu seçkiyi tavsiye ederim bir kez daha.
Elif okurunun profil resmi
Sayenizde böyle bir kitaptan haberim oldu. Siz alıntıları eklerken ve incelemeyi okurken düşündüm de sanırım beni büyüten öykü ortaokulda okuduğum ama tam olarak hatırlayamadığım küçük bir çocuğun hikayesi ya da Sait Faik Abasıyanık'ın "Bazen Zordur Çocuk Olmak" hikayesi olurdu. Emeğinize sağlık. İnceleme için teşekkürler. :)
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Umarım bir gün bir yerlerde "o küçük çocuğun" öyküsüne tekrar denk gelirsiniz:)) Sait Faik'in hikayesine de bakacağım mutlaka.
1 sonraki yanıtı göster
Yeşim okurunun profil resmi
Bir yanda Sait Faik diğer yanda Ayfer Tunç 😍 Alıntıları zaten takip ediyordum. İncelemeniz ile iyice merak ettim. Kendime söz vermiştim. Elimde çok fazla kitap olduğu için yıl sonuna kadar kitap almayacağım. Beni çok zor duruma soktunuz Gönül Hanım😊 Süre dolunca ilk alacağım kitaplardan biri olacak. Emeğinize sağlık 🌿🌼
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. 🌷Alsanız hiç pişman olmazsınız. Tekrar tekrar okunası, kitaplığa koyup izlenilesi, hediye edilesi, miras bırakılası bir kitap tam:)
1 sonraki yanıtı göster
Bohem okur okurunun profil resmi
“Üç İstanbul “bitsin hemen başlıyorum. Belli ki çok lezzetli bir okuma olmuş . Çünkü incelemeyi okumalara doyamadım ben 💕
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Kendinden çok sey bulacağın, çok güzel bir tecrübe olacak eminim🌺şimdiden keyifli okumalar.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.