"Nietzsche için görünüşlerin çokluğundan ayrı saf bir öz yoktu.
Eğer kendinde şey diye bir şey varsa o zaman görünüşler bunun bir parçasıydı ve bu görünüşler, gerçekte var olanın doğrudan birer temsilleriydi. Başka bir deyişle perspektif, gerçekliğin kendisinin önemli bir parçasıydı."