Okuduğum en kötü Oker kitabı oldu. Öncekilerden yazım dili olarak hiçbir farkı yok ancak konuyu da, içindeki insanların hikayelerini de, basitliğini de sevemedim. Aşırı yavan geldi, hiç ilgimi çekmedi. Sonu, yani her şeyin Remzi Ünal stilinde bağlandığı kısmın etkisi de yok denecek kadar azdı. O yüzden bir inceleme / yorumlama şeklinde değil de, "vasatın altı" ve "okumasanız da olur" olarak işaretleyip fazla vaktiniz almadan burada sonlandıracağım.