Kuyucaklı Yusuf; daha çocuk yaşta hayat kötü yüzünü göstermiş ona, onu yetim bırakarak... Sonrasında onu Kaymakam Salahattin Bey evlatlık alıp bakıyor, tam her şey düzeldi, güzel oldu derken ardı arkası kesilmeyen, onun yakasını bırakmayan o kötülükler.. Özellikle fakirlik, çaresizlik, ne yapacağını bilememek.. Onun karşısına çıkan, onun peşini hiç bırakmayan o kötü insanlar... Devletin gücünü kullanarak, kaymakamından, jandarmasına kadar kötülük yapan, kötü niyetli, kalpsiz insanlar... Günümüzde de bunlardan yeterince çok olduğu ve devam ettikleri gerçeği... Bütün bu yaşananlar da Yusuf'un suçu yok muydu? Elbette vardı.. Okumamış, bir iş görmemiş ve ne yapacağını, yapmak istediğini bilmeyen, başkaldıran bir tutumu vardı... Özellikle daha kendini geçinderemezken Muazzez ile kaçıp evlenmeye kalkması.. Hem ona, hem kendine eziyet çektirmesi.. Hem de Muazzez gibi kardeşçesine büyümüş biriyle birlikte ve beraber olmaya kalkması ne kadar doğru idi. Doğru olabilirdi. Muazzeze gelince, daha çok küçük yaşta bir kızdı.. Aklı çoğu şeye yetmeyen,çabuk kandırılabilen, cahilce tavırlara bürünen biriydi.. Yusuf'a hem ağabey diyordu hemde gönlünü ona vermişti.. Özellikle annesinin söylediklerine çabucak kanması, annesinin söylediklerini yaparak, Yusuf'a ihanet etmiş olması ne kadar doğruydu? Evet parasızlık,çaresizlik vardı, ama ne olursa olsun bunu yapmamalıydı diye düşünüyorum.. Şahinde'ye yani Muazzez'in annesine gelince, zengin ve itibarlı insanlarla takılmayı seven, kızını adeta bir satılık bir mal olarak gören, onu zengin birine vermek isteyen ve en sonunda kendisini de kızıyla birlikte sürükleyen, onun kafasının içine ve düşüncelerine girebilmeyi, nüfuz edebilmeyi başarmış birisi. Nitekim onun gibiler her zaman varlar ve varolacaklar.. Yusuf'un arkadaşı Ali'ye gelince bence en masum karakterlerden biri oydu.. Sevdiği kız Muazzez için her şeyi yapardı. Nitekim yaptı da.. Lakin Muazzez'in Yusuf'u sevdiğini daha sonrasında beraber olabileceklerini Yusuf'un ona ihanet edebileceğini nereden bilebilirdi ki.. Tamamen saf duyguları olan biriydi... Şakir tarafından Muazzez'i sevdiği için vurulmuştu... Öldürülmüştü.. Devamında kendisinin ortadan kalkması ile de Yusuf ve Muazzez birlikte olmuşlardı.. Ali'nin öldürüldükten sonra katilinin korunması, delillerin ortadan kaldırılması.. Adaletin yerine getirilmemiş olmasıda adeta bugünlerimizi görmüş ve hiç bir şekilde bu düzenin değişmeyeceğini ve hep bu şekilde devam edeceğini göstermiştir.. Şakir,Hacı Ethem, Hilmi Bey, Jandarma Komutanı, yeni gelen Kaymakam bunlar ve bunun gibiler bu dünya da her zaman var oldular ve var olmaya devam edecekler.. İnsanlara zulmetmeye, onlarla uğraşmaya, onları en kötü yanlarından yakalayıp kullanmaya her zaman devam edecekler.. Özellikle kendi makamlarını, itibarlarını ve zenginliklerini kullanarak insanlardan yararlanmaya her zaman devam edecekler.. İçindeki kötülükleri her zaman kusmaya devam edecekler.. Bizim yapmamız gereken ise Kuyucaklı Yusuf gibi her devirde ve her zaman, her yerde onlar ile mücadele etmek olmalıdır.. Son olarak Sabahattin Ali gerçekleri ve bugünlerimizi yüzyıllar öncesinden görebilmiş, o zamanlardan bugüne hiç bir şeyin değişmediğini bu kitabında olduğu gibi her kitabında göstermiş ve görebilmiş muazzam yazarlardan birisi olarak tarihe adını yazdırmıştır bana göre...

Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,5bin okunma

··

2.272 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Onur