Her üç hikayede de gerçeküstü, gerçekle harmanlanmış. Alışılmadık bir tarz. Olaylar çok hızlı akıyor ve güzeli siz de bu akışa kapılıyorsunuz. Ağaca Tüneyen Baron gerçekten güzeldi. İkiye Bölünen Vikont ise İtalo Calvino’yu keşfetmek için fırsat ama Varolmayan Şövalye…herhalde kurgudan dolayı bir türlü akmayan, siziiçine almakta zorlanan bir öykü.
Bu kitap, bir resim olsaydı, size Picasso eserlerini çağrıştırırdı. Son tahlilde hepsi zevk meselesi. Ben hala Picasso’nun fikirlerini ve cesaretini eserlerinden daha etkileyici bulanlardanım.
İtalo Calvino için bir şeyler demek için en az bir kitabını daha okumalıyım. Tarz etkileyici ama…işte o “ama” her şeyi arada bırakıyor. Kesinlikle kötü değil, sadece alışılmadık.