Yürümeye başladıklarında bir türkü söylemeye başladı.Sesi güzel ve yanıktı.Içten,hissederek söylüyordu:
''Melek soylu musun Hozat gelini
Çok sallanma incitirler ince belini
Seni seven aşık yutar dilini
Nasıl yaktın beni sen de yanasın
Seni seven aşık yutar dilini
Nasıl yaktın beni sen de yanasın
Seni böyle görmek öldürür beni
Ağardı saçlarım,
Döküldü dişlerim.
Vefasız gönlümden çıkmadın güzel
Nasıl yaktın beni,sen de yanasın''