Stephen King’in elliye yakın kitabını okudum. Eğer büyük başyapıtı “Kara Kule” serisini listeye almazsak, bence “O” ve “Mahşer”den sonra “Rüya Avcısı” en ürpertici romanları içerisinde 3.sırada yer alır. Aynı zamanda, Stephen King’in klasik tarzı olan başka kitaplarına gönderme, bu eserde de var. Kitabın belirli bölümlerinde “O” kitabına ve korkunç palyaço “Pennywıse”a doğrudan göndermeler var. Hikaye Down sendromlu bir çocuğu zorbaların elinden kurtarıp, bu olayı her yıl bir av partisiyle kutlayan Beavy, Henry, Pete ve Jonesy’nin son kamplarında başlarına gelen sıradışı olaylarla başlar. Dünya dışı bir gezegenden gelen canlılar tarafından Ripley virüsü ya da “byrus” salgını yayılmaya başlar. Bu virüsün yol açtığı etkilerden biri de geçici olarak telepati gücünü ortaya çıkarmasıdır. Virüsün yayılmasıyla beraber rüyalar birbirine girmekte, telepatik güçler mücadele etmektedir. Bahsettiğimiz dört arkadaş ve telepati gücü çok güçlü olan Duddıts, rüya kapanında ve gerçek dünyada Bay Gri olarak adlandırdıkları uzaylıyı ve Byrus adı verilen virüsü yenmeye çalışırlar.

Rüya AvcısıStephen King · Altın Kitaplar · 2020933 okunma

·

474 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İsmail Duran