Otoriter rejim ne kadar baş belası olabilir?
Dijitalleşen dünyada haber kaynağı olarak kullandığım ve dünya görüşünün kendiminkine yakın olduğunu hissettiğim Nevşin Mengü’nün 2009 yılında İran’da TRT muhabirliği yaparken yaşadığı deneyimlerden beslenerek yazdığı “İnsanın Düiünmekten Canı Yanar Mı?”, İslam devriminden günümüze bir İran portresi sunuyor. Daha çok sinemasına hakim olduğum İran hakkında politik ve gündelik yaşam hakkında doyurucu bilgiler okumak bence tatmin edici.
Kitabın birçok bölüme ayrılması odağı arttırırken, Nevşin Mengü’nün sanki kitabı okuyanların İran hakkında hiçbir fikri yokmuş gibi yazması da kitapta geçen kişilerin kim olduğunun kaçırılmamasını sağlayan bir okuma deneyimine imkan veriyor.
Sözünü esirgemeyen bir üslup kullanan yazar, İran gerçeğini soğuk su gibi surata çarpıyor. Genel olarak İran güzellemesinin yapıldığı Türkiye’de gerçek İran’ı okuyabilme deneyimi bu eserde mevcut. Aynı zamanda Türkiye’de son yıllarda iyice ayyuka çıkan İslamcı ve otoriter yönelimlerin ulaşabileceği noktayı da çıkarım edebilme imkanı sunuyor.
Nevşin Mengü’nün İran’ın bugünkü durumunu tek cümlede anlattığı alıntıyla incelemeyi bitiriyorum..
“Sözde her şey yasak, ama kılıfına uydurursan her şey serbest.”