İçten akıcı bir dille yazılmış Anı-roman tarzında bir kitaptır... Diyarbakır da doğan Ermeni bir çocuğun kültürler arasında sıkışmış, kendi özünü bulmasının harika hikayesidir...
Bazen güler bazen ağlarsınız...Bazen utanırken, bazen de kızarsınız... Kâh Diyarbakır'da kah İstanbul'da dolanırsınız hikaye boyunca... Yaşamın, okumanın, vatanın, geçmişin,geleceğin, ailece bir arada olmanın önemini anlatır. Her şeyden önce insan olmanın önemini vurgular kitap... Tespih taneleri gibi dağılan ailenin bir araya gelmek için verdikleri çaba etkileyicidir...
Okunması gereken güzel bir kitap...