Kitap genel anlamda Halide Nusret Zorlutuna'nın öğretmenlik yaptığı yıllarda öğrencileri hakkındaki görüşlerinden oluşuyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında görev yapan yazarın öğrencileriyle yaşantısına bakıldığında biraz otoriter, ahlaki ve milli konularda hassas olduğunu görüyoruz. Diğer yandan bazı öğrencileriyle hatıralarını okuduğumda bazı durumlarda öğrencilere yaklaşımını tasvip edemedim. Tabii ki aradan uzun yıllar geçmiş, o dönemin hassasiyetiyle yaşadığımız dönemin hassasiyeti ve öğrenci-öğretmen ilişkisi ayrı; fakat yine de bir öğrencinin ismiyle değil, lakabıyla veya numarasıyla anılması (örn. 888 İrfan), tavana yansıyan ışık yüzünden öğrencilerine ön yargıyla yaklaşması, öğrencilerin ailesi ile ilgili bilgileri sınıfın içinde alması gibi durumlara katılmadığımı söylemeliyim. Özellikle öğretmenlerin geçmişteki eğitim sistemi hakkında bilgi alabileceği, öğretmenliğe kendini adamış bir kadının hatıralarından istifade edebileceği güzel bir eserdi. Keyifli okumalar...