Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Türk modernleşmesini sadece kültüre ilişkin tutumu bakımından değil, modern habitus’u edinmedeki tutukluğu ve geri kalışı bakımından eleştirir. Osmanlı-Türk modernleşme tecrübesinin kıdemi itibarıyla da, varılan noktayı yetersiz bulur. Yahya Kemal’in meşrebinde, Geleneği muhafaza etmenin yolu, onu ‘saklamaktan’, aynen tutmaktan değil; “Garp metoduyla Şarkı yeniden kurmak”tan, Geleneğin tözünü modern zamanlarda yeniden üretmekten geçer . Bu ancak ‘bitmiş, zamanı geçmiş’ bir şeyi sürdürme, hayatiyetini sağlama (imtidad fikri; bkz. Ayvazoğlu 1995) iradesi ve bilinciyle yapılabilecek bir iştir. O ünlü aforizması, “Kökü mâzide olan âtiyiz”, bu ‘programın’ özetidir. Yahya Kemal, bu işin başarılmasında sanatın, edebiyatın, öznel ‘yaratma’nın önemine olan inancıyla Romantikleşir. Bir yandan da, bu cehdin zorunluluğunun da farkında olarak, ‘modern zamanlarda biz’ hakkında karamsar-sinik bir tutuma sahiptir: “Şiirimizin hâlâ Şark tesirinden kurtulamayışının sebebi, arkasındaki bu zengin mâzidir. Zannediyor musunuz ki, koskoca divan edebiyatını yıkmak için millî şair Mehmed Emin Bey’in manzumeleri kâfi gelsin?” (Kemal 1990: 291)
·
109 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.