Aşkıyla yandığın E. M. acaba kimdi? O da seni seviyor muydu? Cephede okuduğun roman neydi? 21 yaşında şehit düşmeseydin bu toplumun dimağında nasıl bir yer edinecektin acaba?
Sorular, sorular, sorular... Tarihte insan unsurunu sürekli yok sayıyoruz, onu bir makina gibi robotlaştırıyoruz. Hatta ona insanüstü vasıflar yüklüyoruz. İbrahim Naci'nin günlüğünü okurken bunu bir kez daha düşündüm. Onu anlamaya gayret ettim. Kalbimi yokladım. İçimi derin bir hüzün kapladı. Varlık ve yokluk âlemini ve en önemlisi ölümü düşündüm. Hayatın hayhuyu içinde unuttuklarımızı tekrar hatırladım. İsimlerini resmi bir taziye metninde gördüklerimizi...ve ben de şehit yüzbaşı Bedri Efendi gibi şöyle dedim:
"Naci! Sen ve emsalin ölmediniz, bir iki kazma darbesiyle oyulmuş bir çukura gömülmediniz. Siz büyük Türklüğün, Müslümanlığın sinesinde hürmet ve saygıyla yaşayacaksınız!"