Gisele Halimi... Varlığından bu kadar geç haberdar olduğum için kendimi paraladığım harika bir kadın. 1900'lerin Arabistan'ında 16 yaşından beri başkaldıran bir kadın. (Altını çiziyorum Arabistan.) İlk başkaldırısı 16 yaşında evlenmesi istendiğinde oluyor. Yaş aldıkça bu başkaldırının konusu kadının toplumdaki yeri, iş yerinde kadın erkek eşitliği ve kürtaj hakkı gibi konulara kayıyor. Ki kaymalı zaten, bunları konuşmamız lazım. Yalnızca sosyolojik ve ekonomik anlamda değil, dinsel anlamda da kadınlar neden aşağıda görülüyor bunu anlatmaya çalışıyor. Tabii bunu yaparken Freud gibi düşünürlere(!) de geçirmeyi biliyor. Kürtaj olduğu için davalara maruz kalan alt sınıf kadınların hayatlarını görüyoruz Gisele sayesinde. Özellikle Bobigny gibi efsane bir davayı, davada rol oynamış bir kadın avukatın perspektifinden, okumak tüylerimi diken diken etti. Bu kitabı okumadan önce kürtaj hakkında çok düşünmemiştim ama Gisele'in savunması ("Annelik hakkında fazla bir şey bilmiyordum ama çok önemli olduğunun bilincindeydim. O kadar ki, insan mutlaka sorumlu bir seçim sonucunda anne olmalıydı. Anneliğin tesadüfe bağlı olması kabul edilemezdi.") her kesimden insanın fikrini değiştirmeye yetecektir diyorum. Ayrıca kitabın genel hattı kürtaj olsa da Gisele feminizmi çok kısa bir şekilde özetlemiş. Örneğin yoldan geçen ve her an telefonunu çıkar diyebilecek bir amcaya feminizm ne demek diye sorsanız size büyük ihtimalle erkek düşmanlığı der. Ama Gisele'in verdiği örnekle şu şekildedir: Eğer yardıma ihtiyacı olan bir kadın varsa öncelikle yardım edilmesi gereken konu belirlenir. Biz buna para diyelim. Feminizm burada şunu savunur "Ben bu kadına para veremem çünkü bu kadın güçsüz değil, kendi parasını kazanabilir. Benim yapabileceğim şey bu kadına iş bulmasında yardımcı olmaktır." Yani feminizm kadının yardıma ihtiyacı olmadığını ve korunması gerekmediğini anlatır. Bir kadın avukatken anne de olabilir. Ve Gisele gibi doğum yapmak üzereyken bile müvekkilini savunabilir. Kitap kısaca erkek egemenliğinin (yani ataerkil sistemin) hem kadına hem de erkeklere zarar verdiğini anlatıyor. Açıkçası annesi 16 yaşında evlenmek zorunda kalan ve o küçük yaşında insan hayata getiren güçlü bir kadının çocuğu olarak herkes feminist olmalı diyorum. (Anaerkil sistemdeki ülkelerin refah seviyelerine göz attıktan sonra da olabilirsiniz.)

Hapsedilmiş KadınGisele Halimi · Broy Yayınları · 199025 okunma

·

378 görüntüleme

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.